metrika yandex
  • $42.51
  • 48.97
  • GA40280

İyi Öğretmen Kimdir?

YUSUF YAVUZYILMAZ
23.11.2025

Öğretmenler Günü Anısına..

1- İyi öğretmen, hangi derse girerse girsin, öğrencileriyle sohbet eden, onlara samimi davranan öğretmendir.

2- İyi öğretmen, ahlaki değerler konusunda öğrencileri eğitmenin Pisagor teoremini, Ağrı Dağı'nın yüksekliğini veya periyodik cetveli ezberlemekten daha önemli olduğunu düşünen öğretmendir. Sorunun büyük olanı değerler anlamındadır. Eğitim çocuğa fizik, kimya, matematik öğretmek değil; ona kişilik kazandırmaktır. Ne ki, bu konuyu dert eden veliler de azaldı, öğretmenler de.

3- İyi öğretmen; forma, görünüşe, biçime değil; içeriğe, ahlaka önem vermek gerektiğinin bilincinde olan öğretmendir. İyi bir insan olmanın giysi veya formayla değil; dürüst olmak, samimi olmak, yalan söylememek olduğunun bilincinde olandır.

4- İyi öğretmen, hangi toplumda yaşadığının ve tarihsel sorumluluklarının bilincinde olan öğretmendir. İyi öğretmen, yaşadığı toplumun irfanı, kültürü ve inancıyla bağını koparmayan öğretmendir.

5-İyi öğretmen, eğitimin öğrencilerin hayatına anlam kattığı ölçüde başarılı olduğunun bilincinde olan öğretmendir.

6-Öğrencilerin kendine kattığı değerlerle hatırladığı bir öğretmenin iyi öğretmen olduğunu bilendir.

7- İyi öğretmen, ayakları bu topraklara basan, bu topraklarda yaşamanın tarihsel ve kültürel sorumluluğunu bilen, öğrencilere bu topraklara aidiyet bilincini veren, içinde yaşadığı kültürle bağlarını koparmayan; okuyan, araştıran, sorgulayan; sorunlarını sorumluluklarına engel olarak görmeyen öğretmendir.

8-Bu ülkenin geleceğinin endişesini duyan, yetiştirdiği öğrencilerin hatırını soran, onların dertleriyle ilgilenen öğretmenler iyi öğretmenlerdir. Onları asla sokakta bağırırken, slogan atarken, boş ve içeriksiz siyasal tartışmalar yaparken göremezsiniz. Konuştukları zaman öğrenmenin ve bir şey öğretmenin derdindedirler. Bundan dolayı siyasal sloganlardan hoşlanmazlar. Cemil Meriç’in deyimiyle sloganın ilkenin ideolojisi olduğunu bilirler. Onlar derin milletin hizmetindeki görünmez kahramanlardır. Yaşadıkları bunca sıkıntıya rağmen gösterdikleri vakarlı duruşu, öğrenci yetiştirmedeki azimlerini, bu ülkenin geleceğini inşa etmek için gösterdikleri çabayı alkışlamak gereken öğretmenlerdir.

9-Günümüzde öğrencilerini ilham veren iyi öğretmenlerin sayısı o kadar az ki. Çoğunluk okuldan çıktığı anda eğitimle ve öğrencisiyle ilgisini kesen, yolda gördüğü öğrencisinin selamını almaktan imtina eden ve hayatının geri kalan kısmını oyun ve eğlence ile geçiren bir düzlemde hayatların sürdürürler. En önemli sorunları döviz kurları arasındaki değişim miktarı, borsa ve araba fiyatlarıdır. Sürekli yaşadıkları hayattan şikayet ederler. Davası olmayan toplumların hiçbir sorunuyla ilgilenmeyen yalnızca bireysel sorunlarını ön plana alan kimselerdir. Siyasal ve kültürel ufukları dardır. Öğrenciler bir şey verme ihtiyacı duymadıkları için kendilerini geliştirecek hiçbir faaliyet içinde bulunmazlar. İyi öğretmen öğrencisine ufuk çizen, yol gösteren öğretmendir.

10-     Öğretmenler, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren daima ideolojik bir misyonun temsilcisi oldular. Onlar kutsal devletin ülkeyi aydınlığa çıkaracak, aydınlanmanın, ilerlemenin, gelişmenin kutsal temsilcileriydi. Aldıkları eğitimle gericilik simgesi olan imam ve şeyhlerin karanlık dünyalarına aydınlık getireceklerdi. Aslında cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren vurgulanan öğretmenliğin kutsal bir meslek olduğu retoriği bir yanılgıydı. Öğretmenliğin kutsallığı devletin kutsallığından geliyordu. Zaman içinde devlet kutsallığını kaybedip normal bir aygıta dönüşünce öğretmenlerde kendilerine yüklenen sanal kutsallıktan arındılar. Aslında öğretmenlerin kutsallığı seküler bir kutsallıktı. Özellikle Köy Enstitüsü çıkışlı yazarların eserleri okunduğunda, öğretmenlerin devletin köylerdeki misyonerleri olduğu görülecektir. Bu arada devlet o dönemlerde uyguladığı laiklik politikalarıyla dini kamusal alandan tamamen, özel alandan ise kısmen dışlama anlayışına sahipti. Köy Enstitülerinden yetişen öğretmenlerin çok büyük bir bölümü de bu paradigmanın temsilcileri durumundaydılar. “Türk eğitim sistemi Cumhuriyet tarihi boyunca eğitim kurumlarında pozitivist ideolojiye uygun bir insan tipi, bir homo- pozitivismus yetiştirmeyi ideal olarak benimsemişlerdir. “(H. Arslan ,Epistemik Cemaat) Köy Enstitülerinden yetişenler büyük çoğunlukla bu amaçla yetiştirilmiş birer homo-pozitivismustur. Oysa öğretmenlerin kutsallığı devletin ideolojisini temsil etmelerinden değil, hakikatin ışığını yansıtmalarından gelmektedir. Çünkü kutsallık devletten kaynaklanan bir kavram değildir. İyi öğretmen öğretmenin kutsallığına inanandır.

12- İyi öğretmen, görevini yaparken sorumluluklarına odaklanan, daha iyi imkanlara sahip olmak için mücadele eden, ancak görevini yaparken hiçbir mazeretin arkasına sığınmayan öğretmendir. Öğretmenler ve imamlar basit devlet memurları değildir. Görevlerinde farklılık yaratmaları gerekir.

13- İyi öğretmen, sürekli kendini yenileyen öğretmendir. Sürekli kendini yenilemeyen öğretmenlerin bir süre sonra kendini tekrar etmenin sıkıcılığı içinde kalacağını bilen bu yüzden sürekli kendini yenileyen öğretmendir.

14- İyi öğretmen öğrencisine örnek olan öğretmendir. Çünkü insanlar ne söylediğinize değil, nasıl davrandığınıza bakarlar.

15- İyi öğretmenler, disiplin sorununun eğitimle ilgili bir sorunu olduğunun, sorunun sorunlu davranışları sürekli görmezden gelinerek giderilmeyeceğinin bilincindedir. Bilgiye erişimin bu kadar kolaylaştığı bir dönemde, bilgilerin verilmesi konusunda çok fazla bir sıkıntı yoktur. Önemli olan büyük sorun eğitim alanındadır. Eğitim, konusu dikkate alınmaz, ahlaki ve değerler eğitimi ihmal edilirse daha nitelikli hırsız, daha çok liyakatsizlik yapan topluluk, adalete ve hukuka yatkın olmayan zihinler yetiştirilebilir. Türk milli eğitimi nitelikli insan yetiştirememektedir. Bu noktada öğretmenlerin de büyük sorumluluğu vardır. Nurettin Topçu’nun deyimiyle “Muallimin mesuliyetleri çoktur ve cemiyet hayatının her sahasına uzanmaktadır. Bir memlekette ticaret ve alışveriş tarzı bozuksa bundan muallim mesuldür. Siyaset, milli tarihin çizdiği yoldan ayrılmış, milletinin tarihi karakterini kaybetmişse, bundan mesul olan yine muallimdir. Gençlik avare ve davasız, aileler de otoritesiz ise bundan da muallim mesul olacaktır. Memurlar rüşvetçi, mesul makamlar iltimasçı iseler muallimin utanması icap eder…”

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş