Ankara’da yüz ağartan iki faaliyet

Ankara, geçen hafta iki yüzağartan faaliyete tanık oldu. Bunlardan biri “MAZLUMDER Ankara Şubesi”nin tertiplemiş olduğu “İnsan Hakları Gecesi”ydi.

Diğeri de Türkiye Yazarlar Birliği’nin tertip etmiş olduğu üç günlük “Milletlerarası D. MEHMET DOĞAN Bilgi Şöleni idi.

Önce, MAZLUMDER’in “İnsan Hakları Gecesi”nden bahsedeyim. Malum olduğu üzere artık salon programlarına dinleyici bulabilmek gerçekten zor. İnsanlar başka işleri tercih ediyorlar, sosyal sorumluluk faaliyetlerine ilgi göstermiyorlar. Ancak Ankara Şubesi’nin tertip etmiş olduğu İnsan Hakları Gecesi’ne yoğun bir ilgi vardı. Hem Ankara’dan hem de taşradan gelen pek çok insan programın sonuna kadar salondan ayrılmadı.

Bu yüzden organizatör arkadaşları ve MAZLUMDER Ankara Şubesi’ni yürekten tebrik ediyorum. Çünkü onlar vermiş oldukları uzun uğraşlar sonunda MAZLUMDER’den uzaklaşmış olan insanları tekrar onun çekim alanına geri döndürdüler. Haksızlık etmek istemem ama önceki dönem yöneticilerinin bir kısmının siyasi ikbal peşinde koşarak milletvekilliğine yada belediye başkanlığına soyunmuş olması insanların oradan uzaklaşmasına sebep olmuştu. Ancak bu arkadaşlar samimi gayretleri neticesinde bu olumsuz intibayı ortadan kaldırdılar.

Programda MAZLUMDER Genel Başkanı Kaya Kartal ve Şube başkanı Osman Yurt birer konuşma yaptılar. Onların konuşmalarından anladığım kadarıyla MAZLUMDER herhangi bir hizbin sözcüsü olmadığını cinsiyetine, ırkına ve dinine bakmaksızın bütün mazlumların yanında durduğunu bir kez daha göstermiş oldu.

Ayrıca, bir çeşit açılış konuşması yerine geçecek olan bugün müze olarak kullanılan eski “Ankara Ulucanlar Cezaevi” tarihini anlatan Yavuz Ay’ın konuşmasından bahsetmeden de edemeyeceğim. Yavuz Ay müzenin hapishane hallerinden bahsetti ve orada yatan pek çok mahkûmu siyasi ve dini görüşüne bakmaksızın yad etti. Hatta konuşmasını Nazım Hikmet’in bir şiiri ile bitirdi. Gerçekten ben çok merak ediyorum, sol veya kemalist kesim programlarında hiç Müslüman bir düşünürden övgü ile bahsetmiş ya da Müslüman şairlerden bir şiir okumuş mudur acaba? Sanmıyorum. Çünkü bu, ancak kendinden ve fikriyatından emin insanların yapabileceği bir iştir. İnsana bu özgüveni ve adalet duygusunu ise hiç şüphesiz sadece İslam verebilir.

Ödüllerin sahipleriyle buluşmasının ardından “Debedep Def Müzik Eğitim Grubu” harika bir konser ile geceyi farklı bir boyuta taşıdı. Müziğin duygulandırıcı yanını bize bütün incelikleriyle gösterdi. Onlara da teşekkür ederim.

Gelelim Türkiye Yazarlar Birliği’nin üç gün süren, yoğun tempolu ve yoğun katılımlı bilgi şölenine. Malumunuz olduğu üzere D.Mehmet Doğan, Türkiye tefekkür hayatına katkıda bulunmuş biri. Onun 1975 yılında yazdığı bir çeşit deprem yapan “Batılılaşma İhaneti” isimli kitabı mevcut sistem eleştirisi bakımından hala önemli bir kaynaktır. Bu kitabın bir döneme nasıl tesir ettiğini göstermesi bakımından şu misal çok ilginçtir. Üniversite yıllarımda bir arkadaşım kitabı adı görülecek biçimde ceketin dış cebine koyar ve her yere öyle giderdi.

Bilgi şöleni, D. Mehmet Doğan Araştırma Merkezi tarafından organize edilmiş. Öyle anlaşılıyor ki Merkez başkanı Prof. Dr. Mustafa Orçan, pek çok kurum, kuruluş ve şahısla istişare ederek efradını câmi, ağyârine mâni bir program ortaya çıkarabilmek için çok çalışmış. Çabaları da ürün vermiş. Bilgi şölenine, Ankara Valiliği, Türkiye Yazarlar Birliği, Memur-Sen, Eğitim Bir-Sen ve Türksoy destek vermiş. Şölene, Kırgızistan, Türkmenistan, Azerbaycan, Bosna ve Bulgaristan’dan katılan yazar ve fikir adamları var. Bilgi Şöleninde açılış programını da sayarsak toplam 10 oturum gerçekleştirildi. Her oturum başlı başına bir şölen biçiminde geçti ve D. Mehmet Doğan bütün yönleri ile ele alındı.

Birbirinden değerli ilim adamı ve yazarın katıldığı oturumlar Türkiye Yazarlar Birliği geleneğine yakışır biçimde gerçekleştirildi. Eminim ki burada konuşulanların yakın zamanda yine teamüllere uygun olarak kitaplaştırılacak ve şölene katılamayanların da istifade etmesi sağlanacaktır.

Üçüncü gün D. Mehmet Doğan’ın doğduğu ve çocukluğunu geçirdiği Kalecik’e bir gezi düzenlendi. Buradaki programa Ankara Valisi, Kalecik Kaymakam, Kalecik Belediye Başkanı, A.Ü. Rektörü ile çok sayıda misafir katıldı. Belediyenin ikramı olan kahvaltıdan sonra Doğan’ın dostları onula ilgili anılarını kısa kısa paylaştılar. Bilgi Şöleni, D. Mehmet Doğan’a rahmet dilekleri ve ruhuna okunan Fatihalar ile sona erdi.