metrika yandex
  • $32.68
  • 35.22
  • GA17640

Haberler / Kültür - Sanat

Afganistan Moğol İstilasından ABD İşgaline /Metin Mutanoğlu / İlke Yayınları-Özetleyen: Harun Aykaç

13.05.2020

Metin Mutanoğlu, Siyaset - Politika, Uluslararası İlişkiler & Dünya Siyaseti kategorilerinde eserler yazmış değerli  bir yazarımızdır..


Afganistan - Moğol İstilasından Amerikan İşgaline kitabının yazarıdır. Metin Mutanoğlu’nun kaleme aldığı bu değerli eser, “Afganistan  Moğol İstilasından ABD İşgaline “  İlke Yayıncılık aracılığıyla kitapseverlerle buluşmuştur.
 

Bu çalışma, bir yanda sıcak denizlere açılan bir kapı, diğer yanda Asya’nın kalbi konumundaki Afganistan ve onun, tarihin birçok döneminde yoksulluk içinde yaşayan mazlum halkını anlatıyor.

Arkadaşımız Harun Aykaç 14 yıl önce yayınlanmış olmasına rağmen hâlâ güncelliğini birçok açıdan koruyan ve geçmişten geleceğe ışık tutan ve bir kaynak niteliğinde olan bu değerli eseri Hertaraf takipçileri için analiz etti.

“Afganistan  Moğol İstilasından ABD İşgaline “

“ Küresel güçlerin dünyayı paylaşma ve kaynaklarını sömürme arzusu yalnızca bugüne ait bir sorun değildir. Tarih kitapları , ulusların kendi bekalarını başkalarının yarınlarında ve topraklarında aramaları neticesinde dünya üzerinde yaşanan haksızlıklar ve bunun sonucunda ortaya çıkan savaşlarla doludur . Dünya tarihinin herhangi bir kesitini ve / veya bugünü incelediğimizde , acımasız bu iki fiilin , yani dünya topraklarının paylaşılmasının ve sömürülmesinin öne çıktığını rahatça gözlemleyebiliriz.

Afganistan da bu fiiliyattan tarih boyunca olduğu gibi bugün de nasibini almaktadır . Asırlarca büyük imparatorlukların vücuda geldiği Horasan ili Moğollları , Babürleri , Romalıları ağırlamış ; 1747 yılından sonra ise tek bir çatı altında toplanan imparatorluk bakiyeleri , bugüne değin iktidar savaşlarıyla kendi içinde istikrarsızlığa sürüklenmişlerdir . Bu iç çekişmeleri İngilizler ve Rusların ardından son olarak ABD ‘ nin bilfiil işgali takip etmiş , binaenaleyh yıllarca savaş ve işgallerle yaşayan Afgan toplumu , hemen her alanda geri kalmıştır . Sovyetler Birliği ile dirsek temasını sürdüren hükümetler , askeri teknolojilerini Moskova’dan ithal ederek , Sovyet işgaline karşı savaşan mücahitler de silahlarının bir kısmını , Pakistan eliyle ABD ‘ den almışlardır .

1996 yılında Kabil ‘ i ele geçiren Taliban üyeleri de yine Pakistan ‘ ın temin ettiği askeri teçhizatla savaşmışlardır . İşgal altındaki ülke insanı teknolojiden sağlığa , tarım ve hayvancılıktan kültürel yaşama kadar bu geri kalmışlığını kapatabilmek ve yarınlara daha güçlü hazırlanabilmek için çocuklarını mülteci olarak sığındıkları ülkelerde yetiştirme yoluna gitmiştir .

İngiliz savaş muhabiri Philip Knightly , First Casualty adlı kitabının girişinde şöyle diyordu : “ Savaşlarda ilk kaybedilen gerçeklerdir . “ Afganistan ‘ da savaş lordlarının planları da aslında gerçek dışı haberler ve bir takım mihrakların ihbarları üzerine kurulmuştu . 1992 yılında komünist iktidarı devirip başkent Kabil ‘ i fetheden mücahit gruplar , işte bu yalanlara kanarak halkların perişan olmasına neden olmuşlardır . Pakistan ve İran gibi komşu ülkelerde mülteci olarak yaşayan Afgan halkı , Kabil ‘ in düşmesiyle yeşeren umutlarını , mücahitlerin kendi aralarındaki savaşlar nedeniyle kaybetmişlerdir.

Afgan halkı , bir yandan bu iç savaşlara katlanırken üç yıl boyunca da kuraklıkla mücadele etmiştir . Şüphesiz ki Afganistan ‘ ın bu çaresiz durumu yeni işgalci gücün , bu ülke üzerinde çıkar amaçlı oyununu oynamasını kolaylaştırmış , 11 Eylül saldırılarının hemen ardından işgal girişimi başlamış ve 7 Ekim 2001 ‘ de ilk bomba Kabil ‘ e düşmüştür .

Afganistan ‘ ın kaderini Afgan halkının eline bırakılmamasının ABD için büyük önemi vardır . ABD ‘ nin bir yandan Türkmen doğal gazının Hint Okyanusu ‘ una ulaşmasını sağlayacak projeleri yürürlüğe koyması ve Rusya , Hindistan , Çin ve İran ittifakına karşı jeostratejik konum kazanması ancak Afganistan ‘ daki bir karışıklık ortamında sağlanabilirdi . Öte yandan ABD ‘ nin Rusya ‘ yı kendi sınırları içine hapsederek Orta Asya ‘ nın fiili kontrolünü ele geçirmesi de Afganistan ‘ a yerleşmek suretiyle gerçekleştirilebilirdi . İşgal edilen Afganistan ‘ nın birçok noktasına konulan gözetleme sistemleri Orta Asya ‘ yı ABD nazarında şeffaf duruma getirmiştir .

Kaos içindeki Afganistan, büyük petrol şirketlerine yaramaktadır ki , bugünkü devlet başkanı Hamid Karzai ‘ nin Unocal adına çalışmış olması ve yönetime gelmesinin ardından ihaleleri ABD petrol şirketlerinin kazanması tesadüfi bir durum değildir . Belki hiçbir ülke Afganistan kadar kolay bir şekilde duş güçlerin oyuncağı haline gelmemiştir . Herkes kendi planının meyvelerini toplamaya çalışırken halk perişan duruma düşmüştür . Zenginin dahi yardıma muhtaç geldiği ülkede , yarınlar ancak Müslüman ülkelerin , bir kardeşlik ruhuyla onlara sahip çıkmasıyla kurtulacaktır . “

İfadeleri ile başlayan “ Afganistan Moğol İstilasından Amerikan İşgaline “ kitabının  , hacmi küçük fakat muhtevası büyük olması ilk göze çarpan unsurlarındandır. 

Bir okur olarak aslında kitapta olan birçok farklı alanlara ait bilgileri de alıntılayarak sizlerle paylaşmak istiyordum. Ne var ki o kadar tertipli ve düzenli olarak yazılan bu kitabın yazarı ile siz değerli okurların arasına perde çekmek istemediğimden sizleri eğer temin edebilirseniz baş başa bırakmayı daha uygun buldum.

 

Metin Mutanoğlu : Afganistan  Moğol İstilasından ABD İşgaline 

Temmuz 2006 İlke Yayıncılık / İstanbul

Harun AYKAÇ – Hertaraf Haber – Kültür Sanat Servisi/Ankara

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş