Ülkemizde 14 Mayıs 2023 Pazar günü Cumhurbaşkanlığı ve TBMM üyelikleri için seçim yapılacak.
Seçimlerin güvenli bir ortamda yapılması ve milli iradenin şaibesiz şekilde ortaya çıkması için Yüksek Seçim Kurulu ve devletin ilgili birimleri her türlü hazırlığı yapma aşamasına girmiş bulunuyorlar.
Bu seçimlere ittifakların yarışı dense olur sanırım. Cumhur İttifakı, Millet İttifakı, Ata İttifakı, Emek İttifakı ve diğerleri. Şu anda Cumhurbaşkanlığı seçimleri için 4 aday seçime girmeye hak kazandı ve adaylıkları Yüksek Seçim Kurulunca onaylandı. Milletvekilliği seçimlerine ise değişik ittifakların çatısı altında ya da tek başına 30'un üzerinde parti katılıyor.
Seçimler yaklaştıkça Cumhurbaşkanı adayları ve onları destekleyen ittifak ortakları iktidara gelmeleri halinde ne gibi hizmetler yapacaklarını kamuoyuna duyurmaya başladılar. Mevcut Cumhurbaşkanı ve Cumhur İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan da katıldığı temel atma, açılış törenleri ve aday tanıtım toplantılarında bugüne kadar yaptıkları ve yapacaklarını kamuoyuna anlatıyor.
Bunların hepsi olması gereken ve medeni bir anlayışla yürütülen seçim çalışmalarıdır. Ama keşke diyorum ister iktidar ister muhalefet lider ve yöneticilerinin suçlayıcı ayrıştırıcı dilleri olmasa (Hain, alçak ve diğer tabirler). Acaba diyorum liderler ve yöneticiler daha kibar, daha nezaketli olamazlar mı? Bu tabirleri kullanmadan nezaketli ifadelerle meramlarını anlatamazlar mı? Yoksa danışmanları onlara böyle olunca puanlarının arttığını mı tavsiye ediyorlar.
Adalet ve liyakati tesis etme konusunda seçim vaatlerine henüz rastlanmadı gibi geliyor bana. Atalar boşuna söylememişler “Adalet mülkün temelidir.” Diye. Adalet ve onun peşinden hiçbir siyasi ayrım yapmadan liyakat bir toplum için olmazsa olmaz şiarlardır. Şunu asla unutmayalım ki adalet ve liyakati öncelemeyen toplum ve devletlerde çürüme ve çökme kaçınılmaz olur.
Geçmişte FETÖ örgütünün adalet ve liyakati es geçerek kendi adamlarını devlet kadrolarına yerleştirerek devleti ele geçirmeye çalıştığından hep şikayetçi olduk. Son yıllarda kamu alımlarındaki mülakat sisteminde adam kayırmacılık sonucu binlerce insanımızın mağdur edildiği söylendi durdu. Son günlerde Cumhurbaşkanının mülakat sistemini kaldırma sözü vermesi de bu mağduriyetlerin yaşandığını ortaya koymuş oldu.
Halkın cumhurbaşkanı ve milletvekili adaylarından beklentisi elbette ekonominin düzelmesi, eğitim, kültür, sosyal güvenlik ve toplum barışı konusunda güzel icraat vaatlerinin gündeme getirilmesi ama; en az bunlar kadar da adalet konusunda beklentiler (Çözüm bekleyen konuların çözüme kavuşturulması, 6284'ün kaldırılması, Sivas mahpusları, 28 Şubat mahpusları, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması, güvenlik soruşturmalarında yaşanan adaletsizlikler ve diğerleri) ve mutlaka ve mutlaka liyakate önem verilmesi ve ehil insanların makam ve mevkilere getirilme talepleridir.
Ne diyelim inşallah bu konular da Cumhurbaşkanı ve milletvekili adaylarımızın gündemine gelir. Eğer onlar için önemi varsa.
Selam ve dua ile
"Online tetikçi pazarı oluştu"
05.09.2025
Papa, katil Herzog ile görüştü
05.09.2025
Umran Dergisi:Üniversiteler Nasıl Ölüyor!
06.09.2025
Google'dan İsrail katliamına destek!
06.09.2025
Mehmet Doğan ile Derkenar
17.08.2025
İKTİDAR VE SERVET YUSUF YAVUZYILMAZ 08.09.2025
Kaybetmek Yok Hep Kazan-Kazan FEYZULLAH AKDAĞ 09.09.2025
Yeni Bir Dünyaya Uyanmak… ABDULAZİZ TANTİK 11.09.2025
Harabe Binalar ve Virane Bağlar OSMAN KAYAER 11.09.2025
Umut; Varlıktan Bilgiye… ABDULAZİZ TANTİK 13.08.2025
Musa'nın Haykırışı KADİR ÇİÇEK 20.08.2025
Türk'üm Demek Ayıp Mı? YUSUF YAVUZYILMAZ 19.08.2025