İnsan Hakları ve Mazlumlarla Dayanışma Derneği (Mazlumder), yaptığı bir açıklama ile Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmasını olumlu bulduklarını belirterek, bu kararın yeterli olmayacağını belirterek "Ailenin korunması ve Kadına Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun" olan 6284'ün de gözden geçirilmesi gerktiğini belirtti..
MAZLUMDER, aileyle ilgili sorunların yegâne kaynağının İstanbul Sözleşmesi olmadığının altını çizerek, Tanzimat’tan bugüne gündeme gelen tepeden inme kanun ve uygulamalarla aile dahil bütün toplumsal kurumların temelden hasar gördüğünü hatırlattı.
MAZLUMDER atarfından yapılan açıklamanın tam metni:
11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzalanıp, 24/11/2011 tarihli ve 6251 sayılı Kanunla onaylanması uygun bulunan, 10.02.2012 tarihinde ise bakanlar kurulu tarafından onaylanan İstanbul Sözleşmesi Cumhurbaşkanlığı kararı ile feshedilmiştir.
Toplumsal anlamda ciddi tesiri olmasına rağmen imzalanma, kanunlaşma ve onaylanma sürecinde muhataplarıyla tartışılmayan, istişare edilmeyen sözleşme, özellikle sözleşmenin uygulama kanunu niteliğindeki 6284 sayılı kanunla birlikte ciddi eleştirilere muhatap olmuştu.
Gelinen aşamada toplumsal muhalefetin bir nebze de olsa ciddiye alınması anlamına da gelebilecek fesih iradesini olumlu bulduğumuzu ifade ederiz. Ancak bu kararın yeterli olmayacağını, aileyle ilgili sorunların yegâne kaynağının İstanbul Sözleşmesi olmadığını, Tanzimat’tan bugüne gündeme gelen tepeden inme kanun ve uygulamalarla aile dahil bütün toplumsal kurumların temelden hasar gördüğünü hatırlatırız. Yine şiddet sorununun sözleşmeden önce de sonra da toplumumuzun temel bir sorunu olduğunu, her alanda şiddetin önüne geçecek, muhataplarıyla tartışılmış, farklı mağduriyetlerin önünü kapatacak, kötü niyetlilerin ve uygulayıcıların elinde zulme dönüşmeyecek düzenlemeler yapılmasının ertelenemez bir sorumluluk olduğunu vurgularız.
Bu anlamda MAZLUMDER İstanbul Şubesi tarafından hazırlanan devletin dizayn edici rolünün aile yaşamı üzerinde ne gibi mağduriyetlere yol açtığını incelediğimiz, “Devletin Aile Yaşamına Müdahalesi Raporu”na vurgu yapmayı da gerekli görüyoruz. Sözleşme ve sözleşmenin uygulama kanunu niteliğindeki 6284 sayılı kanun, başlığında ve gerekçesinde dahi kadını ailenin dışında bir varlık olarak tanımlayan, kadını aileden dahi korunması gereken bir konuma yerleştiren, ülkemiz aile yapısının gerçekliğinin pek çok açıdan göz ardı edildiği bir metin olarak eleştiri konusu edilmişti. İfade etmek gerekir ki hak ihlallerine neden olan, aile yapısına aykırılık teşkil eden düzenlemeler, konunun uzmanı tüm disiplinler tarafından, eşler, çocuklar, anne baba ve en önemlisi aile kurumu yeniden düşünülerek yapılmalıdır.
MAZLUMDER olarak,
Ailede, okulda, sokakta, hastanede, adliyede, karakolda yani neredeyse her alanda şiddet sorununun temel bir sorun olduğunu dikkate alarak; her alanda şiddetin önüne geçecek, gerekli istişare süreçlerine tabi tutulmuş, muhataplarıyla tartışılmış, toplumsal uzlaşmaya dayalı düzenlemeler yapılmasının ertelenemez bir sorumluluk olduğunu ifade ederiz.
MAZLUMDER
"Online tetikçi pazarı oluştu"
05.09.2025
Papa, katil Herzog ile görüştü
05.09.2025
Umran Dergisi:Üniversiteler Nasıl Ölüyor!
06.09.2025
Google'dan İsrail katliamına destek!
06.09.2025
Mehmet Doğan ile Derkenar
17.08.2025
İKTİDAR VE SERVET YUSUF YAVUZYILMAZ 08.09.2025
Kaybetmek Yok Hep Kazan-Kazan FEYZULLAH AKDAĞ 09.09.2025
Yeni Bir Dünyaya Uyanmak… ABDULAZİZ TANTİK 11.09.2025
Harabe Binalar ve Virane Bağlar OSMAN KAYAER 11.09.2025
Umut; Varlıktan Bilgiye… ABDULAZİZ TANTİK 13.08.2025
Musa'nın Haykırışı KADİR ÇİÇEK 20.08.2025
Türk'üm Demek Ayıp Mı? YUSUF YAVUZYILMAZ 19.08.2025