metrika yandex
  • $36.11
  • 37.24
  • GA23655

Haberler / Derkenar

Cihan Aktaş ile Derkenar..

05.07.2024

 

               Cihan Aktaş ile Derkenar.. Cihan Aktaş'a soruldu ve dedi ki..

1)      “Ölüm dediğin…” diye başladığınız cümleyi nasıl tamamlarsınız?

          ‘eşiğini asla hayal edemediğimiz bir geçiş.’’

2)      Hayatınızda olmazsa olmaz dediğiniz üç şey…

                   Yazmak, okumak, yürümek.

3)      Bir koku var sizi çocukluğunuza götüren, o koku nedir?

                  Ahşap denizliklerde dizili şişelerde kızaran gül şuruplarının yaydığı koku.

4)      Şimdiki mesleğinizi yapmasaydınız ne yapmak isterdiniz?

                   Kilim dokumak.

5)      O kitabın/öykünün kahramanı nedeni sizi çok etkiledi?

                   Saygın ve sevilen bir kişiliğe sahipken büyük aşkı Vronski yüzünden yalnızlaşmıştı. İnsafsızca yargılanıyordu.

                  Çocuğundan uzak düşmenin acısını ve buna bağlı suçluluk  duygusunu aşamıyordu. Sonunda Tanrı’ya sığındı ve ölümde aradı kurtuluşu Anna Karanina.


6)      Özlemek deyince aklınıza ilk gelen?

 Yatılı okul yıllarındaki bayram sabahları.

7)      Hayatınızda “bu benim kırılma noktam” diyebileceğiniz bir anınız.

 Üç kırılma noktası geliyor aklıma: İlkokuldan sonra altı yıllık yatılı okula gidişim, evlenerek ülkemden ayrılışım, mimarlıktan kopuşum.

8)      Mevsimlerden hangisi?

                   Sonbahar.

9)      Tarihte bir olaya şahitlik etme imkanınız olsa hangi olayı seçerdiniz?

  Akabe Biatları’ndan birini.



10)  Cevabını çok merak ettiğiniz bir soru…

Dünyaya gelişimiz, ‘’burada’’ oluşumuzun sebebi. Çeşitli cevapları var bunun tabii ama asla ‘’tesadüf’’ bir cevap olmadı benim için. Sanırım insan kendini gelişmeye açtıkça, bir cevaba yakınlaşıyor yıllar akıp giderken.

11)  Kederlendiğinizde yaptığınız şey?

Okumak, yazmak, müzik dinlemek, çay eşliğinde bir şeyler atıştırmak, dua ederek yürümek.

12)  Hayatta rafa kaldırdıklarınız? 

Gece ikiye kadar çalıştığım olurdu, artık en geç onda noktalıyorum masabaşı çalışmasını.

Dağa tırmanırdık eşimle, on yıldır bundan da uzağım. Yenilerde Uludağ’a doğru bir buçuk saat süren bir tırmanma denemesi yaptım.

13)  Ruhunuzda iz bırakan biri?

Çok isim var. Üç isim vereyim: Aliya, Şeriati, Ayşe Şasa.


14)  En sevmediğiniz özelliğiniz?

Hislerimin tezlikle yüzüme vurması.

15)  Ruhunuz nereli?

Refahiyeli/Küçükyalılı

16)  Gözünüzü kapattığınızda duyduğunuz/duymak istediğiniz o ses?

Kimseyi üzdün mü, kimseye haksızlık ettin mi, haysiyetini yaraladın mı kimsenin…

17)  Geçerken gördükleriniz…

                  Park parmaklıklarında ter bezlerini kurutan yaşlı, muhtaç bir kadın, asgari ücretle çalışan işçilerin öğlende başına toplandığı mavi bir büfe, çöp kutularının sızıntılarında boğuşan kediler, cam bir koridorla kaplıymış gibi etraftan kopuk bir şekilde geçen hurdacılar, marketlerin dışarı attıkları son kullanma tarihi bitmiş ürünlerini birbiriyle paylaşan bahtsızlar. Türdeşlerin içine kapandığı siteler, yoksulların ışığını gaspeden kuleler, yeniden ve yeniden yapılan kaldırımlar. Tarihe çokça atıfta bulunulduğu hâlde kimsenin tarihten ders almayı umursamayışı.

18)  Bir notunuz var mı?

Onları kitaplarıma düşebilirim, o kadar çoklar.

19)  Yaşamın boyunca seni en çok etkileyen kitap/film/oyun nedir? Neden?

Şu an ikisi geldi aklıma: Üç İstanbul, özellikle hür düşünceli ama elbette bir şeyle/rle mukayyet Süheyla karakteri için ve Zamyatin’in ‘’Biz’’i, ….

20)  İleride bir gün anlatmak isteyebileceğiniz bir hikayeniz var mı?

Elbette. Yazmak istediğim bir romana yedireceğim pek çok hikayeden biri o.

21)  Sizin için yaşamda önemli olan şeyler nelerdir?

Kimseye haksızlık etmemek, hak çiğnememek ve haksızlığa uğrayana da destek olmaktan geri durmamak.

22)  Kendinize ve başkalarına karşı nasıl bir tutum takınırsınız?

Hakkaniyetli, bu açıdan da özenli.

23)  Hayatınızda en çok neye/kime minnettar hissediyorsunuz?

Babama. Onun bana duyduğu güven her zaman elimden tutmuştur.

24)  Bugüne kadar en büyük hayal kırıklığınız nedir?

 Çözüm Süreci..

25)  İlişkilerde sizin için önemli olan nedir?

İhtimam.

26)  En sevdiğiniz ve aynı zamanda en çok zorlandığınız öğrenme deneyimleri nelerdir?

Mimarlık eğitimi aldığım dört yıl Hayatın akışı içindeyse, Cahit Sıtkı’nın şiirinde ‘’dostlarla da yollar ayrıldı bir bir’’ diye geçer ya, işte o şekilde baş gösteren yitirme süreçleri.

27)  Hayatınızda mutlu olmanızı sağlayan şeyler nelerdir?

Çalışmak, yürümek, kitap okumak, dostlarla sohbet.

28)  Boş vakitlerinizde veya kendinize zaman ayırmak istediğinizde hangi aktiviteleri yapıyorsunuz?

Yürüyüş, jimnastik, tespit edilmiş filmlerin seyri, arkadaş buluşmaları, ev işleri.

29)  İnsanlarda en çok hangi özellikleri takdir ediyorsunuz?

Sadelik, diğerkamlık, empati ve tevazu.

30)  Kendinizi tanımlarken hangi özellikleriniz ön plana çıkar?

Çalışkan, planlı, sade, yaralanmaya açık, toparlanma konusunda çabuk.

31)  En büyük korkunuz?

Bir gün yazamayacak duruma gelmek.

32)  Kendinize ve başkalarına ne gibi katkılar sağlamak istersiniz?

Her insanın kendine yetebilme ve elinde olan iyi şeyleri de sakınmadan başkalarıyla paylaşma yönünde çaba göstermekten sorumlu olduğunu düşünürüm.

33)  Geçmişte yapmak istediğiniz ancak yapamadığınız şeyler nelerdir?

Çocukluğumdan itibaren etrafımdakilerin bana yakıştırdığı meslekti, hocalık. Türkiye’deki kamusal yasaklar nedeniyle bu konuda bir çaba göstermekten uzak durdum. İran’da yaşarken dört yıl Türk Edebiyatı Bölümü’nde Türkçe dersler verdim ancak bu sadece sınırlı bir tecrübeydi. Şu da var ki geçen yıllar mevcut üniversite sistemi içinde çalışmamın zaten mümkün olamayacağını gösterdi bana. 

34)  Hayatınızda size rehberlik eden bir öğretmen, mentor veya rol modeliniz var mı?

                   Mentor veya rol modeli değil de çeşitli konularda fikirlerini merak edip sorduğum kardeşlerim, arkadaşlarım var. 

35)  Kendi başına yapmaktan hoşlandığınız aktiviteler nelerdir? 

Kitap, giysi ve eşya tasfiyesi. Artık okumayacağıma kani olduğum kitapları eler ve talep eden eşe dosta gönderirim. Uzun zamandır giymediğim giysileri de yakınımda talep edenler yoksa bir torbaya yerleştirip parklardaki kumbaralara bırakırım.

36)  Size göre en büyük başarınız nedir?

Çocukluk hayallerime sadık kaldığımı düşünüyorum. Kimseye haksızlık etmemek bu hayallerin ilk sıralarında yer alırdı.

37)   Hayatınızdaki en zor kararlar nelerdir?

Evlendikten sonra İran’a taşınma kararının beni bir hayli zorladığını söyleyebilirim. Mimarlığı fiilen bırakmanın da benzeri bir etkisi oldu

38)  Kendinizi en mutlu hissettiğiniz anlar nelerdir?

Dostlarla sohbet, ana ata toprağını ziyaret, bir hakkın yerli yerine konuluşunun şahitliği, torunlarımın şaşırtıcı soru ve yorumları, bir metinde hayli zor bir düğümü çözmeye yakınlık, belirlediğim bir noktaya kadar yürüyüp dönüş… Şu an aklıma gelenler bunlar.

39)  Kendi hatalarınızdan öğrendiğiniz en önemli dersler nelerdir?

Hatalar bağışlanabilir, öğretebilir, yeni bir ufuk açabilir, esasında onlar gün gelir hata bile sayılmayabilir.

40)  Kendinize güvendiğiniz durumlar ve kendinizden emin olmadığınız durumlar nelerdir?

Kalabalık ortamlarda ansızın konuşma yapmam talep edildiğinde paniğe kapılırım. Söylenecek en anlamlı cümleleri unutmuşum gibi gelir. Elimde birkaç not düşülmüş bir kağıt olduğunda, hiç bakmasam bile rahatlık hissederim.

41)  Hayatınızda en büyük mutluluk kaynakları nelerdir?

Ailem, dostlarım, sevdiğim kitaplar, bana çarpan, beni çarpan iyilik sahneleri, halk ve adalet için çırpınan insanlar ve kalabalıklar.

42)  Hayatınızdaki en büyük engelleri nasıl aştınız?

Çalışarak, bir çalışmayı sürekli kılmak suretiyle…

43)  Hertaraf Haber Deyince..

 Özgür düşünce platformu..


Cihan Aktaş Kimdir?

1960 Refahiye  doğumlu.. Gazeteci, yazar ve mimar..

Yazar Ümit Aktaş'ın kardeşidir. 

Aktaş'ın romanları, kadının uzunca bir süre boyunca ikinci ya da üçüncü bir öğe olarak yer aldığı Türk edebiyatı içerisinde atılmış büyük bir adım olarak vasfedilmiş, eserlerinde kadın haklarının kamusal alan savrulmalarının arka planında bir kadir kıymet bilmezlik mirası olduğunun altı çizilmiştir.

Beşikdüzü Öğretmen Lisesi’ni (1978) ve İstanbul DGSA Mimarlık Fakültesi’ni (1982) bitirdi. Mimar, basın danışmanı ve gazeteci olarak çalıştı. Yeni Devir, Yeni Şafak, ve Taraf Gazetelerinde köşe yazıları yazdı. 

1995’te TYB, 1997’de Gençlik Dergisi tarafından ‘Yılın Hikâyecisi’, 2002’de TYB tarafından yılın romancısı olarak ödüllendirildi. 2002 yılında Bacıdan Bayan'a adlı kitabı TCK 312. maddeye aykırı bulunarak toplatıldı, ancak bu toplatılma kararı daha sonra bozuldu. 2009’da “Kusursuz Piknik” isimli hikâye kitabı ESKADER Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği tarafından yılın hikâye kitabı ödülünü kazandı. 2014-2015 döneminde Suat Köçer'le birlikte Eyüp Cafer Paşa Kültür Merkezi'nde "İrfan Sineması" başlığı altında sinema sohbetleri gerçekleştirdi. 2015'te Bursa 15. Edebiyat GünleriAhmet Hamdi Tampınar Ödülü’ne layık bulundu. 2016 yılında ise Ömer Seyfettin Hikâye Ödülünüve Necip Fazıl Roman ve Hikâye Ödülünü kazandı. 2018 yılında Dede Korkut Edebiyat ödülüne layik görüldü

Halihazırda Gerçek Hayat dergisinde köşe yazıları yazıyor. Hayal e-dergisinde sinema yazıları, Son Peygamber sitesi'nde ise Asrı Saadet etrafında makaleleri yayınlanıyor. 

Eyüp Film Akademisi'nde Sinama kültürü dersleri veriyor. Şubat 2008'den Aralık 2016'ya kadar Dünya Bülteni sitesinde yazdı.

2009-2012 yılları arasında Tahran’da Allame Tabatabai Üniversitesi'nde Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde hocalık yapan Aktaş, halihazırda İstanbulda yaşıyor, evli ve iki çocuk annesi.

 

(Cihan ve Ümit Aktaş)

..

(eyüp film akademisi 2015)

(

(Kitap Fuarı)

(Maraş Mülteci Kampı)

..

doğu konferansı taksim toplantısı 2015

..

anne ve babası  ile tahran lale parkı 2004


Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş