metrika yandex
  • $32.51
  • 34.86
  • GA18240
HEYBE

Arif Bey Darülacezede

MUSTAFA ATILGAN
21.03.2023

 

Olay 2. Abdülhamid döneminde geçer.

Arif Bey, İslamcı bir gençtir, eskilerin “suyu sert” dedikleri cinsten, inançlı, kararlı, gayretli. Bu yönleriyle kendisinden yaşca küçük bir çok gencin rol modelidir.

İnançlarından ve yaşantısından taviz vermeden, bütün engelleme çabalarını aşarak dönemin zor medreselerini bitirmiş, önemli bir vezirlikte üst düzey görev almıştır. 

Yurt dışında bir sefareti teftiş ile görevlendirilir. Bu teftiş sırasında katibe olarak görev yapan bir bayan ile gönül ilişkisine girer ve O’nunla evlenir. Önceki eşi bu evliliğe rıza göstermez, dava açar, ayrılırlar. Müşterek çocuklarının velayeti anneye verilir.

Eski eş, çocuklarına ödediği nafakanın artırılması için dava açar. Arif Bey, davası ile ilgili olarak kendisine değer veren genç arkadaşlarından birisini arar, gönderdiği bir evrakın dosyaya girip girmediğine bakmasını ister.

O genç bakar dosyaya. Yaşanan dönemin de etkisiyle, yıllar içinde öznesi insan olan hiçbir olaya şaşırmayı öğrenmiştir. Ama dosyaya baktığında ve Arif Bey’in gönderdiği evrakı gördüğünde yine de çok şaşırır.

Arif Bey, eski eşini müşterek kızlarından birisini dini eğitim veren okula gönderdiğini, bu okulun geleceği olmadığını, müspet ilimlerden uzak olduğunu yazmaktadır. Keza, kızının devam ettiği okul ile sorun yaşaması ve okulu terk etmek zorunda kalmasından sonra eğitimine devam etmesi için Mısır’a gittiğini, bunun sonu belirsiz bir macera olduğunu ve sorumluluğunun tamamen annede olduğunu ilave etmektedir.

2. Meşrutiyet ilan edilmiş, ittihatçılar siyasette, bürokraside, yargıda çok etkin hale gelmiştir. Yazdıkları ile ittihatçılar üzerine oynamakta, kendi evlatlarına ödeyeceği nafakayı birazcık daha düşürebilmek için bir zamanlar gurur duyduğu davranışların ihbarcılığını yapmaktadır.

Bu olaydan kısa bir süre sonra emekli olur, payitahttan bir Anadolu iline taşınır. Uğruna yuvasını dağıttığı ecnebi bayan o ile gelmeyi kabul etmez, ayrılır.

Arif Bey’in hesap uzmanlığı kendi hayatında hesabı düzgün yapmaya yeterli olmamış mıydı yoksa bu işler hesaba kitaba gelmez diyerek kendine sığınacak mazeretler mi üretmişti bilinmez. Ama yazık ki, artık emekli ve yalnızdı.

Geçmişte dava dosyasına baktırdığı arkadaşı traş olmak için berbere gider. Berberi biraz düşünceli görür, sebebini sorar. Berber, müşterisinin Arif Bey’i tanıdığını bilmeden anlatır; evi berberin dükkanına yakınmış, siyasette ve bürokraside yapamayacağı iş yokmuş, bu kadar kudretli birisi iken darülacezeye yatmak zorunda kalmış. Orada çok sıkılıyormuş. Diğer çocuklarının kendisi ile ilgilenmesini beklemiyormuş ama dini eğitim almış olan kızının evine alacağından ümitliymiş. Az evvel kızının kendini arayıp aramadığını sormak için berberin yanına uğramış. Berberden arayan soran olmadı cevabını alınca çok üzülmüş. O’nun üzüntüsüne şahit olduğu için düşünceliymiş.

Her insanın imtihanı/ imtihanları yaşamı boyunca devam ediyor ve hangi imtihanın hangi merhalesinde defosunun ortaya çıkacağı belli olmuyor.

Kim ne yaparsa kendisi için yapar ve yaptığının karşılığını mutlaka görür.

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş