2000 yıllarının başında
tv’de elindeki küçük bir planör uçağı uçuran
geleceğin insansız uçaklarını anlatan ve kendinin bunu yapacağını söyleyen
gence ağzımı bozup,
geçmişte kurban derilerimizi zorla toplayan zihniyetin zengin sıpalardan birisinin
oyuncağı işte deyip söylendiğimi hatırlıyorum.
of ki of.
en kalbi duygularımla özür diliyorum...
yıllar sonra o çocuğun şimdiki ülkenin gurur kaynağı selçuk bayraktar olduğunu öğrendim…
bayraktar sadece bayraktar değil be dost.
son yüzyılda tüm aklı ve kalbi duyguları işgal edilmiş
bizden bir şey olmaz diyen,
kendine güvenmeyen ve üretmeyen bir neslin çocuklarına
gavurun yaptığını biz de yaparız yahu! umudu veren
tüm dünya müslümanlarının adeta gururu olan bir güzel inanmış adamdır o...
şimdi söyleyin allah aşkına!
bu genç adam dindarlığıyla ve yaptığı iş nedeniyle
sayısız din anlatıcısı veya öğreticisi veya vaazcının yaptığı işe göre
daha önemsiz bir iş yapmış mı oluyor?
din ilimlerini sadece
tefsir, hadis, fıkıh, siret gibi alanlara hasreden
onun dışındaki bilimleri beşeri bilimler diye anlamsız bir ayrıma giden ve
diğer ilim sahiplerinin ilimlerini dünyevileştiren dindarlık anlayışı
o bilimle uğraşan müslüman kişileri değersizleştirirken
nelere sebep verdiğini görmüyor muyuz?
mesela dindar bir mühendis, tıpçı veya hukukçu, sanatçı vs olan ve yaptıklarıyla
müslümanların her alanda gelişmesine bire bir irili ufaklı katkı veren, örnek olan dindarlığın kıymeti eşsizdir.
bunu demek bile
bir değer vermenin ifadesi olması nedeniyle ilgili müslüman kişi için
çok önemli olduğunu söylüyorum...
ve müslüman gençlere eşsiz bir teşviktir diyorum.
elbette bu alanlarda çalışan arkadaşların,
çoğunun düşük ücretli ve memur kesime göre ekonomik olarak varlık sahibi
olması doğaldır.
müslümanlar dahil herkes
zengin yani varlıklı olmak ister.
onun içindir işte kendimiz ve neslimiz için
“helalinden rızkımızın geniş olması” için öncelikli dualarımız arasındadır.
sadece duaya da bırakmayız işi aranır dururuz. yani çalışırız,
çünkü
helal olana çok ve rahat bir şekilde ulaşmak, kullanmak, sahip olmak içindir bu yorgunluk…
öyleyken
zengin olan müslüman şahsın
kişisel harcamalarını bir başkasının eleştiri konusu yapması gerçekten anlamsız.
dini bir bakış açısı hiç değil.
İlla ki herkesin bir başkasına göre daha zengini ve daha fazlası vardır.
sahi zengin olan kişinin
helal olandan kendine ve aile efradına harcamıyorsa veya
üzerinde anlık göstermiyorsa
harcamadığı parayı yani zenginliği ne işe yarayacak.
veya kişi o zaman niye üretsin ve zengin olmak için çalışsın veya istesin ki?
fukaralığı kutsayan bir zihin yapısına elbette diyecek bir şeyim olmaz.
yoksul bir ülke mi zengin bir ülke mi sorusunun cevabı bellidir.
“zengin müslüman bir ülke” deriz koro halinde.
çünkü biliriz ki zengin ülkenin başına bomba yağmaz, işgal edilmez,
ve dahi dünya halklarına örnek olmuş, gıpta ile bakılan bir ülkesi olur…
peki dost,
halkı fukara ordusundan ibaret olandan zengin ülke çıkar mı?
mümkün mü? elbette değil!
onun için müslüman olmak gibi derdi olan üreten ve hem kendinin hem de ülkenin zenginliğine katkısı olan kişinin dindarlığı tartışmasız kıymetlidir...
aziz kitap
zengini zekat ve infak verirken elinin çabukluğu ve genişliği ile över.
“veren elin üstünlüğünü” ortaya koyar ve teşvik eder.
fukaralığı, tembelliği öven dini bir metin yoktur.
var diyorsanız eğer;
o metinler
bazı sufilerin dine katıp katıştırdıklarındandır.
zenginin dindarlığı infakıyla, cömertliği İle ortaya çıkar.
elinde olanı vermek kolay bir şey değildir ve kişi varlıklı ise
cömertliği dindarlığın en güzel hallerindendir.
kişisel tesbihatımız, nafile ibadetlerimizin çokluğu
infak ibadetin yanında hikaye kalır...
cihat ayetlerinden önce istisnasız infak ayetleri gelir, bildiniz değil mi?
hz ebubekirin zengin seçkinliği
mal varlığını cömertçe allah'ın yoluna sarf etmesidir.
kişisel harcamalarının konusu dahi edilmez. bilmeyiz bile…
çok zaman etrafımızda gördüğümüz varlıklı kişilerin arabasını, gezmesini, evini, kişisel harcamalarına olumsuz cümleler kurmak,
israf ediyor diye muhatabımıza yan gözle bakmak adetten olmuş.
hatta daha can sıkıntısı
dinin böyle bir anlayışı varmış gibi sanki eleştiri konusu ediyoruz.
akşam namazı çıkışı din kültür öğretmeni ali hoca
emekli olan Mehmet abiyle cami avlusunda otururken
yeni komşunun bahçesinin duvarını gösterip harcadığı parayla
fukaraya 2 ev yapılır diye ayıplayınca
yanındaki meczup ökkeş söylendi;
“ali hocam, ali hocam!
evinin lüksüyle ayıpladığın adam mahalleye geldiğinde ilk işi
bu mahallenin yoksulu benim yoksulum, aman ihtiyaç sahibi kim varsa haberim olsun” diye muhtara tembih eden
yoksulun evinin mutfağında kaynayan tencereyi dolduran, sıkıntısına derman olan adamda gördüğün ve söylenecek şey,
bindiği arabanın lastiğinin ebadının büyüklüğü mü olmalı?" dedi
ve başını sallayarak kalktı ve gitti...
dindar bir nesil yetiştirme telaşı olan bir çok cemaat grup veya müslümanın
içinde konuştuğu, ders yaptığı binayı
meydana dikecek parayı veren infak sahibinin,
içerisinde koşturan, konuşan diğer güzel insanların dindarlığından
hiç de az bile değildir.
ah ki ah!
ayrıca ürettikleri ve katma değer yaratıkları nedeniyle de
bence en az eğitimci dindarlar kadar da kıymetlidir.
peki niye böyleyiz ki? diyorsanız
sanki
yüz binleri bulan din anlatıcısı vaizin, hocanın, öğretmenin
hayır hayır dost!
ülkenin bence en temiz güzel insan kesimiyle ilgili olumsuz cümlelerim olmaz.
dindar, din anlatan bunun derdini çeken bu güzel insanların işte
farkında olmadan
yaşadıkları dindarlığı sanki tek dindarlık diye anlatma eğilimi var.
halbuki onlarınki de sonuçta
bir başka güzel memur dindarlığı işte...
o kadar… valla!
dindarlık
grinin yüzlerce tonu gibidir
grinin tonlarına
siyaset ve bürokrasinin, tıp ve hukukçu, sanatçının vs devam edelim
haftaya…
belki…
Temâşâ Üzerine Güzellme-19/Abdulaziz Tantik
01.08.2022
Muhittin Özdemir vefat etti
02.08.2022
Paylaşma ve körlük / Ümit Aktaş
03.08.2022
Keskin Bir Elveda / M. Mücahid SAĞMAN
07.08.2022
Temâşâ Üzerine Güzellme-19/Abdulaziz Tantik
01.08.2022
Sabır Üzerine Güzelleme-18/Abdulaziz Tantik
24.07.2022
Mesajı Anlamamak Bir Özürdür Enes TARIM 01.08.2022
Akılsız ve Düşüncesiz Umutlar Atasoy MÜFTÜOĞLU 03.08.2022
TÜRKiYE GÖRÜNÜM Vedat KAHYALAR 04.08.2022
Orta Asya'da diplomasi atağı Mehmet BEYHAN 04.08.2022
Ankara Siyaha Karşı.. Mehmet Yavuz AY 23.07.2022
Gül Yetiştiren Adam Ali KADERCAN 30.07.2022
Düşüncesiz Hayatlar Atasoy MÜFTÜOĞLU 14.07.2022
Ey Kavmim! Yusuf YAVUZYILMAZ 24.07.2022
"Ben Bir İnsanım" Ya Siz? Kadir ÇİÇEK 23.07.2022