metrika yandex
  • $41.59
  • 48.83
  • GA36680

Haberler / Sivil Toplum

MAZLUMDER Konya Şubesi: Her Saldırı Kâbe’yi daha da güçlendirir

31.01.2021

MAZLUMDER Konya Şube Başkanı Derviş Argun, Boğaziçi Üniversitesi Bahçesinde Kâbe Resminin Yere Serilerek Hakaret Edilmesiyle ilgili basın açıklaması yaptı.

Ülkeyi yönetenlerin dini referanslara vurgusunu fırsat bilerek, siyasetçilere, yöneticilere, bürokratlara yönelik düşündüğü her itirazını, İslâm dinine hakaret için fırsat bilmek son dönemlerin yaygın davranışı şekline dönüştüğünü belirten Derviş Argun, Hukuk içinde veya -bedelini ödemeyi göze alması kaydıyla- hukuk dışında siyasetçiye, idareciye, bürokrata, muhalefet yapmak, insanların kendi tercihi olduğunu ama onları bahane ederek dine ve dindarlara saldırma hakkına kimsenin  sahip olmadığını belirtti.

Kâbe’nin,  tarih boyunca sayısız alçak saldırıya uğradığını belirten Mazlumder Konya Şube Başkanı Argun, Kabe’ye her seferinde saldıranlar yok olup gittiğini ama Kâbe tüm ihtişamı ile kıble olarak varlığını devam ettirdiğini belirtti. Argun, bu saldırıdan da Kâbe ve onu kıble bilenler daha güçlenerek çıkacağını söyledi.

Argun, “MAZLUMDER olarak, bu çirkinliğe bilmeden alet olan gençler var ise onları derhal yanlıştan vaz geçmeye çağırırken, bile isteye hakareti yapan ve destekleyenlerin ise, saldırdıkları kutsalın önemine ve oluşturdukları huzursuzluğun maliyetine denk bir ceza ile cezalandırılmalarını talep ediyoruz” dedi.

Açıklamanın Tam Metni:

HER ALÇAK SALDIRI KÂBE'Yİ DAHA GÜÇLENDİRİR

Boğaziçi Üniversitesine atanan rektörü protesto görünümü altında başlayan ve bu içerikle hiç alakası olmayacak şekilde LBGT sapkınlığının teşhirine dönüşen vandallık, şimdi de inançlara ve kutsal mabet Kâbe'ye hakaret ile gündeme gelmeye devam etmektedir.

Âli İmran Suresi 96. Ayetinde, Kâbe'nin yeryüzünde kurulan ilk ev ve ilk mabet olduğu açıkça belirtilmektedir. Yine, Kur'an-ı Kerim'de Kabe, yeryüzünde "Allah'ın evi" olarak anılan tek yerdir.

Eylemleri gerçekleştirenler ve bunların içerisinde bulunan sapkın tercih sahiplerinin Kâbe'nin kutsallığını bilmiyor olmaları düşünülemez. Zira Anadolu halkı içerisinden çıkan ateistler dahi, Kâbe'nin genel olarak Müslümanlar ve Türkiye  halkı için ne anlam ifade ettiğini çok iyi bilir. Dolayısıyla bile isteye yapılan bir hakaret ve tahrik söz konusudur.

Bu kadar bile isteye yapılan hakaret ve tahrik, hiç bir masumiyet taşımaz ve hiç bir "insan hakkı" kisvesi ile kamufle edilemez.

Ülkeyi yönetenlerin dini referanslara vurgusunu fırsat bilerek, siyasetçilere, yöneticilere, bürokratlara... yönelik düşündüğü her itirazını, İslâm dinine hakaret için fırsat bilmek son dönemlerin yaygın davranışı şekline dönüşmüştür.

Hukuk içinde veya -bedelini ödemeyi göze alması kaydıyla- hukuk dışında siyasetçiye, idareciye, bürokrata... muhalefet yapmak, insanların kendi tercihidir. Ama onları bahane ederek dine ve dindarlara saldırma hakkına kimse sahip değildir. Bu dini korumakla yükümlü olanlar tüm Müslümanlar, dinin sahibi ise Yüce Rabbimizdir.

Kâbe,  tarih boyunca sayısız alçak saldırıya uğramıştır. Her seferinde saldıranlar yok olup gitmiş ama Kâbe tüm ihtişamı ile kıble olarak varlığını devam ettirmektedir. Bu saldırıdan da Kâbe ve onu kıble bilenler daha güçlenerek çıkacaktır.

MAZLUMDER olarak, bu çirkinliğe bilmeden alet olan gençler var ise onları derhal yanlıştan vaz geçmeye çağırırken, bile isteye hakareti yapan ve destekleyenlerin ise, saldırdıkları kutsalın önemine ve oluşturdukları huzursuzluğun maliyetine denk bir ceza ile cezalandırılmalarını talep ediyoruz. 

Bu yapılan bir alçaklık, yapanlar da Ebrehe yüzlü, donunu çekmekten aciz aşağılık LBGT'ci sapkınlardır.

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş