"Yâ Hafiyye'l-eltâf! Neccinâ mimmâ nehâf./Ey gizli lütuflar sahibi olan (Allâhım)! Korktuğumuz şeylerden bizi kurtar."
Sene hicri 1399, miladi 1979. İmam-Hatip Lisesi'nde okuyordum. İstanbul'a Nazmiye teyzemi ziyarete gelmiştik. Timurtaş Hoca Şehzadebaşı Camii'nde vaaz ediyordu. Kalabalık bir cemaat vardı. Vaaz sonrası bazı gençler cami avlusunda heyecanla küçük bir kitap satıyorlardı. Kitabın ismi, "Çağın Beklediği İnsan Mehdi". Kitabın ismi bana farklı geldi ama bir tane de ben aldım.
Kitabın takdim yazısında; "Müslümanların âhının arşa çıktığından, mazlumların dökülen göz yaşı ve kanının hesabının sorulması gerektiğinden bahsedilirken ümitvâr olunması tavsiye edilmekteydi." Büyük komutan Mehdi'nin gelişinin yakın olduğu vurgulanmaktaydı.
Kitapta âyet-i kerime ve hadis-i şeriflerden hareketle mehdi ile alakalı bilgiler verilerek H. 1400 (1980) yılında önemli gelişmeler olacağı bildirilerek H. 15. asır başında Mehdi'nin gelme ihtimalinden bahsedilmişti.
1980 öncesi Türkiye'de karmaşa ve istikrarsızlık olsa da güzel gelişmeler de mevcuttu. Din, vatan ve millet uğruna mücadele eden bir gençlik yetişiyordu. Maneviyat önderlerinin rehberliğinde ve dava adamlarının omuzlarında yükselen sancak, inananlara ümit veriyordu. Bazı kimseler ise başlayacak yeni hicri asır sebebiyle Mehdi beklentisi içine girmişlerdi.
Eylül 1980'de Türkiye'de askeri darbe oldu. Şartlar tamamen değişti. Farklı sıkıntılar ortaya çıktı. Siyasi tutuklamalar vesaire. Daha sonra okul ve üniversitelerde kılık-kıyafet (başörtüsü ve sakal) yasakları ile buna karşı mücadeleler başladı. Zaman geçti, birçok sıkıntı atlatıldı ve günümüze gelindi.
Ülkemizin birçok yerinde tarih boyunca depremler ve değişik felaketler olmuş. Yaşanan depremlerin bazıları şiddeti büyük depremler. 1489, 1509, 1557, 1648, 1690, 1719, 1754, 1766, 1893, 1894 zelzeleleri Osmanlı devrinde yaşanırken 1930, 1939, 1942, 1943, 1944, 1953, 1957, 1964, 1970, 1976, 1999, 2011, 2023 depremleri ise T.C döneminde oldu. Ayrıca 1975 ve 1998 yıllarında da altı ve üzeri şiddette depremler yaşandı.
Osmanlı toplumu deprem ve yangından çok etkilendiği için genelde evlerin alt katları taş, üst katları ahşap yapılırdı. Taş binalardaki deprem destekleri, mukavemet teknikleri ve kuyu açma usulü gibi tedbirlerle ecdat yadigârı birçok bina günümüze kadar ulaşabildi. Depreme karşı tedbir almak bizlerin vazifesi.
Günümüzde; âfetler, korunaklı köyler, alınacak tedbirler ve Mehdi'nin gelmesi meseleleri konuşulmakta. Kimisi fırsatçılık yaparak kendisini Mehdi olarak göstermeye çalışsa da sahtekârlığı bir müddet sonra ortaya çıkmakta. Mehdi Aleyhisselâm'ın geleceği ve özellikleri sahih İslâm kaynaklarında bildirilmiştir. Ne zaman geleceği belli olmadığından sıkıntılı dönemlerde Mehdi beklentisi genellikle olmuştur.
Peygamber Efendimiz; dünyanın yaşını bir gün içerisindeki namaz vakitleriyle izah etmiştir. Sabahtan akşama kadar olan vakit ele alındığında biz şu anda ikindi ile akşam arasındaki vakti yaşıyoruz ve bu zaman diliminden de 1446 sene geçmiş durumda. Kıyamet'in kopacağı, bilinmeyenler arasında olsa da alametlerinin çoğu ortaya çıkmıştır. Bize düşen; telaşeye kapılmadan O'nun yolunda sadıklarla beraber yürürken can vermektir.
Yardım edersek yardım görür, felaketlere karşı korunuruz. Mazluma destek, zalime köstek olursak zulme uğramayız. Bugün Gazze âcil yardım bekliyor. Bugün yardım etmeyeceksek ne zaman yardım edeceğiz! Gazze'de hayatta tek bir kardeşimiz kalmayınca mı "Tüh! Keşke…" diyeceğiz. Gün yardımlaşma günü! Gün "Bünyânün mersûs olup kenetleşme" günü!
Düşenin dostu olmayı şiar edinen milletimiz, her zaman muhtaç olanların ve mazlumların yanında yer almıştır. Yardımsever milletimiz hayırla yâd edilecek, mazlum ve muhtaçların duaları milletimize hayırlı kapılar açacaktır.
"Yâ Müfettiha'l-ebvâb! İftah lenâ hayra'l-bâb/Ey hayır kapılarını açan (Allâhım)! Bize hayır kapılarını aç."
Ümitvar olalım. "Allah var, gam yok!" diyerek sizleri Yüce Mevlâ'ya emanet ediyorum kıymetli okurlarım.
"Online tetikçi pazarı oluştu"
05.09.2025
Papa, katil Herzog ile görüştü
05.09.2025
Mehmet Doğan ile Derkenar
17.08.2025
İKTİDAR VE SERVET YUSUF YAVUZYILMAZ 08.09.2025
Kaybetmek Yok Hep Kazan-Kazan FEYZULLAH AKDAĞ 09.09.2025
Harabe Binalar ve Virane Bağlar OSMAN KAYAER 11.09.2025
Umut; Varlıktan Bilgiye… ABDULAZİZ TANTİK 13.08.2025
Musa'nın Haykırışı KADİR ÇİÇEK 20.08.2025
Türk'üm Demek Ayıp Mı? YUSUF YAVUZYILMAZ 19.08.2025