metrika yandex
  • $34.33
  • 37.24
  • GA21970

Haberler / Sivil Toplum

ANFİDAP Şentepe'den Seslendi:Direnen Filistin Kazanacak!

03.06.2024

Filistin Dayanışma Platformu üyeleri, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı soykırımı Şentepe’de  protesto etti.

Platform üyelerinin Şentepe Müslüm Gürses Parkı'nda bir araya geldiği program, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı.

Şentepe halkının yoğun ilgi gösterdiği programa, STK temsilcileri, Siyasi Parti temsilcileri, Spor kulubü öğrencileri destek verdiler.

Programın başında konuşan Ankara Filistin Dayanışma Platformu Dönem Sözcüsü Aziz Oğuzhan Karaman, Platformun Faliyetleri ve Filistin Direnişine Dair Değerlendirmelerde bulundu.

Aziz Oğuzhan Karaman'ın Konuşması:

Ankara Filistin Dayanışma Platformunun davetine icabet ederek Siyonist İsrail'in ve işbirlikçilerinin Gazze'de yaptıkları soykırımı lanetlemek, insanlığımızın gereğini yerine getirmek için mazlum Filistin halkıyla dayanışmak için gelen Sentepe'nin duyarlı insanları hepinizi saygı ve muhabbetle selamlarım.

Ankara Filistin Dayanışma platformu Ankara'da Kudüs, Filistin duyarlığı olan sivil toplum kuruluşlarının biraraya gelerek oluşturdukları bir platformdur. 7 Ekim Aksa Tufanı operasyonundan sonra oluşturulmuştur. 8 aydır neredeyse her gün bir etkinlik yapmaktadır. Bugün Şentepe olduğumuz gibi, Camii önlerinde, büyükelçiliklerde, salon toplantılarıyla, Mecliste diplomasi faaliyetleri yürüterek, yürüyüşler düzenleyerek duyarlılığı ayakta tutmaya çalışıyoruz.

Platformu bir araya getiren ana gaye ne diye soracak olursanız öncelikle İsrail'in siyonist rejiminin işgalci olduğunu ve gayri meşru bir yönetim olduğunu, kurulduğu günden bu yana soykırım uyguladığını ve siyonizmin insanlığın başına gelmiş en büyük felaket olduğunu, siyonizmin yeryüzünden silinmeden insanlığın tehlikede olduğunu duyurmak ve bu konuda toplumsal bilinç oluşturmak. İkinci olarak mazlum Filistin halkının ve mücadelesinin yanında olmak ve onların sesi olmak onlara destek vermek. Kudüs'ün ve Mescidi Aksa'nın bizim için önemini vurgulamak bu konuda gelecek kuşaklara anlayış miras bırakmak.

Aliya İzzetbegoviç der ki "tarihi Allah yazar siz nerede durduğunuza bakın". Biz biliyoruz ki zulüm devam etmeyecek ve İsrail bir gün yok olacak. Emperyalistler bir gün yenilecekler. Biz bugün eylemlerimizle etkinliklerimizle tarihin doğru tarafında durmaya çalışıyoruz. Tarihin doğru tarafının mazlumların yanı olduğunu, Filistin'in Gazze'nin yanı olduğunu biliyoruz. Ayrıca İslam ülkeleri başta olmak üzere Dünya  yöneticilerine İsrail'in saldırganlığını durdurmaları için  alanlardan çağrı yapıyoruz. Çünkü biliyoruz ki biz alanlarda olduğumuz müddetçe yöneticileri de harekete geçirebiliriz. Yöneticilerimizden en önemli beklentimiz İsrail'i tanıyan ilk Müslüman ülke olma ayıbını taşıyan Türkiye'yi bu ayıptan kurtarmaları ve İsrali yanlızkaştırmalarıdır.

Aziz Oğuzhan Karaman'dan sonra söz alan, İnsan ve Medeniyet Hareketi (İMH) Ankara Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Harun Özçelik, Gazze halkının 76 yıldır direndiği zulme en başarılı cevabın Aksa Tufanı Operasyonu'yla verildiğini ve bunun üzerinden 241 günün geçtiğini belirtti.

Gazze'de soykırım yapan İsrail rejiminin son zamanda Hamas'ın başarılı operasyonlarıyla kayıplar verdiğini aktaran Özçelik, İsrail'in aldığı bu darbeyi unutturmak için Refah'ta yüzlerce Filistin'liyi bombalarla yakarak şehit ettiğini söyledi.

Özçelik, "Siyonizm terör örgütü, İslam ülkelerinin liderlerinin sessizliğinden aldığı cesaretle insanlıktan uzak bir halde terör saldırılarını sürdürürken, gerçekleşen bu son saldırılar sözün bittiği yer olmuştur." dedi.

Siyonistlerin savaş hukukunu çiğneyerek, kadın, çocuk, yaşlı, doktor, gazeteci ve yardım gönüllüsünü katlettiğini belirten Özçelik, şu açıklamalarda bulundu:

"Uluslararası Adalet Divanı'nın saldırıları durdurma kararı almasına rağmen saldırılar devam etmektedir. Yardım kuruluşlarının Gazze'ye girişlerinin engellenmesiyle Gazze halkı çaresiz hale gelmiştir. Bu durum düzeltilmezse daha büyük katliamların, açlık ve ölümlerin habercisidir. Artık açık şekilde anlaşılmaktadır ki terör örgütü İsrail ile müzakere süreci bitmiş ve topyekun mücadele dönemi başlamıştır. Müslümanlar tarihte hiçbir ayrım yapmadan mağdurun, mazlumun yanında olmuştur."

Dünyadaki ve İsrail'deki birçok Yahudi'nin siyonistlerle aralarına mesafe koyduğunu söyleyen Özçelik, Türkiye'deki Yahudi cemaati ve iş adamlarının da buna tepki vermesi gerektiğini vurguladı.

Özçelik, Gazzelilerin, sadece kendi toprakları için değil tüm İslam coğrafyası için bedel ödediğini, aynı zamanda Bağdat'ın, Şam'ın, Doğu Türkistan'ın ve Türkiye'nin selameti için mücadele ettiğini aktararak, "İsrail terör örgütü, Gazze'de başarılı olursa, yarınki hedefleri Hatay, Diyarbakır, Adıyaman ve birçok ilimiz olacaktır. Hamas sadece Filistin için değil Türkiye için de savaşmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.

Daha sonra Platform Adına Basın açıklamasını AGEMDER Başkanı Tahsin Gülen yaptı.

AGEMDER Başkanı Tahsin Gülen açıklamasında Dünyadaki ve İsrail’deki bir çok Yahudinin siyonistlerle aralarına mesafe koyduklarını belirterek, Türkiye’deki Yahudi cemaati ve işadamların da seslerinin  çıkması gerektiğini ifade etti.

Tahsin Gülen, ülkemizde yaşayan çifte vatandaş olan ve 7 Ekim’den bu yana İsrail ordusunda kardeşlerimize karşı savaşan Siyonistler tespit edilip vatandaşlıkları iptal edilmesi gerektiğini, bu kişilerin ülkeye girmişlerse de, tutuklanıp soykırım suçlamasıyla yargılanması gerektiğini söyledi.

Tahsin Gülen,  Siyonist İsrailin yöneticilerinin insanlığa karşı işledikleri suçlardan dolayı Türkiye’de Mahkemelerinde yargılanmalarına ilişkin başvuruların işleme konulması için Adalet bakanlığı tarafından bekletilmeden izin verilmesi, Uluslararası Adalet Divanının almış olduğu karar gibi, İsrailli yöneticilerin de yargılanmasının sağlanması gerektiğini belirtti.

Tahsin Gülen ayrıca, İsrail’e koşulsuz destek veren ABD’nin kullandığı Kürecik ve İncirlik üslerinin derhal kapatılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Gülen açıklamasının devamında, Filistinli kardeşlerimizin bu gün insanlık dramı yaşadığını belirterek, şöyle konuştu: “Onlar sadece kendi toprakları için değil Tüm İslam coğrafyası için bedel ödüyorlar. Filistinli kardeşlerimiz aynı zamanda Bağdat’ın Şam’ın Doğu Türkistan’ın ve Türkiye’nin selameti için mücadele ediyorlar. Bugün bizler çok iyi biliyoruz ki İsrail'in Arzı Mevud projesi yalnızca Gazze, Kudüs ve Batı Şeria ile sınırlı değildir. İsrail terör örgütü Gazze’de başarılı olursa yarınki hedefleri Hatay, Diyarbakır, Adıyaman vb birçok ilimiz olacaktır. Hamas sadece Filistin için değil Türkiye içinde savaşmaktadır.”

Programda yapılan açıklamanın tam metni:

DİRENEN FİLİSTİN KAZANACAK  

Değerli Basın Mensupları ve Saygıdeğer Şentepe Halkı!
Bu gün burada hastalıklı ideoloji siyonizmin taşeron örgütü olan İsrail e bir kez daha başaramayacaksınız demek ve Filistin direnişine bir kez daha “biriz, beraberiz ve kazanacağız” demek için toplandık.

Bu gün Filistin halkının 76 yıldır süren işgal ve zulme verdiği en başarılı cevaplardan biri olan Aksa Tufanı operasyonunun üzerinden 241 gün geçti.


Sekiz aydır Gazze de soykırımda bulunan Siyonist İsrail rejimi son zamanda Hamas’ın başarılı operasyonlarıyla verdiği kayıpları ve esirleri unutturmak için güvenli bölge ilan edilen Refah ta yüzlerce Filistin’liyi bombalarla yakarak şehit etmiştir. Siyonizm terör örgütü, İslam ülkelerinin liderlerinin sessizliğinden aldığı cesaretle insanlıktan uzak bir halde terör saldırılarını sürdürürken, gerçekleşen bu son saldırılar sözün bittiği yer olmuştur.

Hiçbir savaş hukuku gözetmeyen, kadın, çocuk, yaşlı, doktor, gazeteci ve yardım gönüllüsünü katleden bu hastalıklı Siyonistler, Uluslararası Adalet Divanının saldırıları durdurma kararı almasına rağmen saldırılarına devam etmektedir. Refah’ ta yerinden edilen Filistin’lilerin Mısır sınırının tamamen Siyonistlerin eline geçmesi ve yardım kuruluşlarının Gazze’ye girişlerinin engellenmesiyle Gazze halkı çaresiz hale gelmiştir ve bu durum düzeltilmezse daha büyük katliamların, açlık ve ölümlerin habercisidir.


Artık açık şekilde anlaşılmaktadır ki terör örgütü İsrail ile müzakere süreci bitmiş ve topyekün mücadele dönemi başlamıştır. Müslümanlar tarihte hiçbir ayrım yapmadan mağdurun, mazlumun yanında olmuştur.

Ecdadımız Osmanlı Endülüs’ün düşmesinden sonra ayrım gözetmeksizin Yahudilere de kapısını açmıştır. Şimdi Türkiye de yaşayan Yahudi toplumu ve Yahudi iş adamlarından Siyonist terör örgütüyle aralarına mesafe koymalarını ve soykırımcı hastalıklı bu zihniyeti amasız fakatsız telin etmelerini bekliyoruz.

Dünyadaki ve İsrail’deki bir çok Yahudi, Siyonistlerle aralarına mesafe koymuşlardır. Türkiye’de ki Yahudi cemaati ve işadamların da artık sesleri çıkması gerekmektedir.

Yine ülkemizde yaşayan çifte vatandaş olan ve 7 Ekim’den bu yana İsrail ordusunda kardeşlerimize karşı savaşan Siyonistler tespit edilip vatandaşlıkları iptal edilmelidir.

Eğer bir şekilde ülkeye girmişlerse tutuklanıp soykırım suçlamasıyla yargılanmalıdırlar.

Siyonist İsrailin yöneticilerinin insanlığa karşı işledikleri suçlardan dolayı Türkiye’de Mahkemelerinde yargılanmalarına ilişkin başvuruların işleme konulması için Adalet bakanlığı tarafından bekletilmeden izin verilmesi, Uluslararası Adalet Divanının almış olduğu karar gibi, İsrailli yöneticilerinde yargılanması da sağlanmalıdır.

İsrail’e koşulsuz destek veren ABD’nin kullandığı Kürecik ve İncirlik üsleri derhal kapatılmalıdır. 

Filistinli kardeşlerimiz bu gün insanlık dramı yaşıyorlar. Onlar sadece kendi toprakları için değil Tüm İslam coğrafyası için bedel ödüyorlar. Filistinli kardeşlerimiz aynı zamanda Bağdat’ın Şam’ın Doğu Türkistan’ın ve Türkiye’nin selameti için mücadele ediyorlar. Bugün bizler çok iyi biliyoruz ki İsrail in Arzı Mevud projesi yalnızca Gazze, Kudüs ve Batı Şeria ile sınırlı değildir. İsrail terör örgütü Gazze’de başarılı olursa yarınki hedefleri Hatay, Diyarbakır, Adıyaman vb birçok ilimiz olacaktır. Hamas sadece Filistin için değil Türkiye içinde savaşmaktadır.

Bugün alimlerimiz “Gazze’yi desteklememek cihattan kaçmaktır. Siyonistlerin Kudüs, Aksa ve Filistine yönelik saldırıları Müslümanların savunma cihadı yapmasını gerektirmektedir. Müslüman halkın elinden geldiğince seferber olması elindeki tüm imkanlarla düşmana saldırması veya düşmanın destekçilerinin elçiliklerine giderek protesto etmesi farzdır” demektedir.

Bizler  Ankara Filistin Dayanışma Platformu olarak,  Mazlum Gazze halkının yanında dün olduğu gibi bugün de olamaya devam edeceğiz.

Pasif direniş hareketi olana  boykota devam edeceğiz. Her daim zulme karşı çıkmak için meydanlarda olacak , soykırımı unutturmamaya, zalimlerin karşısında olmaya ve mazlumlar için eylemlere devam edeceğiz. Yine “Yaşasın Küresel İntifada” diyerek,  var gücümüzle Filistin İntifadasının yanında olacağız.  Sosyal medyada ve sohbet ortamlarında Gazze’yi dilimizden düşürmeyeceğiz. Zira bugün Gazze’yi savunmak insanlık görevimizdir.

Bu gün İsrail’i güvenliği için destekleyen ABD ve Avrupa devletleri de amaçlarına ulaşamamıştır. Gelinen noktada Siyonist terör örgütü bırakın işgal ettiği topraklarda, artık hiçbir dünya ülkesinde güvende değildir.

Bu gün Peygamberimiz (SAV)in Gargat ağacı hadisine canlı canlı şahit oluyoruz. Bu gün tüm dünya insanlarının vicdanı, Siyonistlerin zulmünü görüp ifşa etmektedir. Siyonistler Filistin’de güvende değiller, dünyanın neresine giderse gitsinler güvende değiller. Arkasına saklanabilecekleri ABD ve İngiltere gibi birkaç tane GARGAT ağaçları kaldı. O ülkelerin halkları da bu Siyonistlere karşılar.
Sözlerimize burada son verirken Şehit Ahmet Yasin in ümmete yazdığı mektubun bir kısmını burada okumadan geçemeyeceğiz:

“Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz helak olmuş ölüler. Hala kalpleriniz sızlamıyor mu?

Başımıza gelen bu acı felaketler karşısında bir halk yok mu?

Hiç mi kimse yok Allah için ve ümmetin namusu için kızacak?

Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler olarak ilan edenlere karşı duracak! Bu ümmet utanmaz mı şerefi çiğnenirken?

Omuzlarımıza el verecek ve gözyaşlarımızı silecek bir bakış!

Bu ümmetin kurumları sivil güçleri, partileri, teşkilatları ve bariz şahsiyetleri Allah için kızmaz mı?

Tümü birden sokaklara dökülüp bizim için dua etmeye Ey Rabbimiz gücümüzü topla zaafımızı gider ve mümin kullarına yardım et diye çağırmaz mı?”

Buna da mı gücünüz yetmiyor!
 

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş