metrika yandex
  • $32.57
  • 34.69
  • GA19020
Yolcu

aşk kağıda yazılmıyor mihriban

MUSTAFA AKMEŞE
27.01.2023

 


“aşk kağıda yazılmıyor mihriban” 
dost ne okuduk şimdi hele bi söyleyin. 
adamın yüreğine düşmüşse bir ateş 
sevda gibi işte
“lambada titreyen alev üşüyor” der
sevgiliden ayrılığın ve ona olan özlem ancak bu kadar güzel anlatılabilir. 
kalpte olan vurur kendini dışarıya sızar 
testinin su sızdırdığı gibi. 
kimi zaman “aşkın” dile düşen söz olur kimi zaman sevdalısı için 
“ateşe  uçuşan pervaneler” misalidir 

derim ki;
kalp neyle tatmin olmuş ve kabını! doldurmuşsa 
haliniz var ya, duruşunuz diyorum her şeyiniz onu anlatır, 
gündelik telaşlarımız oluverir. 
meşguliyetlerimiz,
hayatta kavgasını verdiğimiz en kıymetli içindir ve bu kalbin ayarıyla yakından ilgilidir 
durduğumuz, gezindiğimiz, zaman verdiğimiz yerler 
düşkün! olduğumuz 
sevdaların kokusunu taşır üzerinizde…

gül bahçesinde gezenin gül kokması, veya… 

hayır hayır! 
derdim bir adamın sevdaya tutulmasını anlatmak değil. valla!
kalbi anlatmak. 
kalbin sahibi kimse, neyse
hayata olan bakışının yönünü belirler diyorum,

aziz peygamberin söylediği “saçları ağartan” kitabın bilgisi var ya 
bütün telaşların tam merkezinde 
Allah'ın gördüğünü ve izlediğini bilmek ve o dikkat ve rikkat içinde olmak çok müstesna bir durumdur ve sadece müslüman kalbi böylesi bir şey için adaydır. 
dikkat edin adaydır diyorum. heba etmemek elimizde işte…

ah bi fark edebilsek. çünkü; 
kalbin halleri 
kime yöneldiğini ve kimin hatrını gözettiğini anlatır.

bilir misin dost, kalp değişkendir ve renkten renge girer. 
bu husus duygu, düşünce ve inançların değişmesini beraberinde getirir. 
bundan dolayı aziz peygamberin,
“ey kalpleri değiştiren, evirip çeviren Allahım, kalbimi dinin ve taatin üzerine sabit kıl” 
demesi bunun içindir...

hayatın merkezinin kalp olduğunu söylüyor aziz olan kitap;
“kalpleri var 
ama onunla bir şey anlamıyorlar” âyeti kafi herhalde...

eskiler “evlada ciğer paresi” veya,
“evlat acısı” içine düştüğünde ciğerim yanıyor demesi 
kalbin sahibini sadece Allah olduğunun bilgisi nedeniyledir.
bir başka sevdayı kalpte iz yapmak sanki yakıştıramadıklarından  ve
Allah'ın hatrını gözettiklerindendir...

olmadı mı?

haydi şöyle diyelim o zaman dost;
kalb kabının tek sahibi olan Allah’ı hakim kılmak için kalbe ne yapmalı diyorsanız eğer 
bence çok özel bir soru olur;

gayret etmeli dost gayret etmeli… 
sevgilinin veya dostun kalbini kazanmak için nasıl çok özel uğraş ve çaba sarfetmek 
gerekiyorsa 
kalbi de esas sahibine tahsis etmek için didinmek, yorulmak gerekir işte... 

mesela kalp için en bereketli olan bir şey söyleyeyim; 
ellerini göğe açıp yardım dileyenleri
derdine derman olsun diye kullara gönderen Allah’tır.
bilirsiniz değil mi? 
mazlumları diyorum, yetimler, yolda kalanlar, düşüp de kalkamayan toz toprağa karışmış elinden tutulmasını bekleyenler
hakları gasp edilmiş zayıflığı nedeniyle boynu bükülenlerin
yakınlarında, duyacak kadar kıyılarında, görecek kadar onların göz önünde olmalı 
olmalı ki, 
Allah’ın sıkıntılarını giderin diye gönderince aramıza 
kapımız ilk çalınan biz olalım...

ökkeş tebessüm etti 
ve 
bu kalbe çok iyi gelir. valla! dedi 
meczup mu dediniz 
anlamadım?

Yorum Ekle
Yorumlar (2)
Mustafa Akmeşe | 28.01.2023 21:43
eyvallah kardeşim ahmet. katkıların için tşk ederim..
Ahmet Yılmaz | 27.01.2023 22:29
Hakikatte Allah'a itâat eden kalptir. Âzalar üzerine ibadetlerden gelen nurlarını saçan kalptir. Allah'a karşı gelen ve isyan bayrağını açan, kalpten başka hangi âza olabilir? Âzalara sirâyet eden fuhşiyat ancak onun eseridir. Zâhirin güzellik ve çirkinlikleri ancak ve ancak kalbin karanlık ve nurlu olmasından ileri gelir. Zira her kalp, içindekini dışarıya sızdırıyor. Kalp, o nesnedir ki, insan oğlu onu tanıdığı zaman, muhakkak nefsini tanımıştır. Nefsini tanıdığı zaman, muhakkak Rabbini tanımıştır. Kalp odur ki, insan oğlu onu tanımadığı zaman, kendi nefsini tanımamıştır. Kendi nefsini tanımadığı zaman da, Rabbini tanımamıştır. Kim ki, kalbini bilmezse, o kalbinin gayrısını hiç bilmez. Zira insanların çoğu, kalplerini ve nefislerini bilmemekte, onlarla nefisleri arasında perdeler gerilmiş bulunmaktadır....