metrika yandex
  • $38.8
  • 43.37
  • GA28455

NE YAPMALI?

YUSUF YAVUZYILMAZ
13.04.2025

Geçmişte yaşanan mağduriyetler yapılan hukuksuzluklara mazeret oluşturamaz. Onları unutmamak gerekir. Ancak aynı hataları tekrarlayıp yeni mağduriyetler yaratmak ahlaki değildir. Aliya İzzetbegoviç'in dediği gibi bir hareket için en büyük zaaf, düşmanlarına, karşıtlarına eleştirdiklerine dönüşme risklidir. Geçmişte zulüm ve haksızlık görmüş olmamız, başkalarına haksızlık yapma hakkını vermez. Aslında haksızlığa uğramış kişilerin madunları herkesten daha iyi anlamaları beklenir. Temel amaç, mağduriyet üreten sistemi ve adaletsizliği dönüştürmektir.

Biz de onlar gibi yapacak isek iktidar olmanın hiçbir ahlaki zemini kalmamış demektir. Temel amaç iktidara ahlaki bir zemin ve meşruiyet kazandırmaktır. Alet olunan veya göz yumulan her adaletsizlik, iktidar zeminini çürüten bir işlev görmektedir.

Üstelik yaptığımız her adaletsizlik sadece bizimle sınırlı kalmamakta hesap temsil ettiğimiz inanca kesilmektedir. Bir inancı kötü temsil etmek kadar o inanca verilebilecek daha büyük bir zarar yoktur.

İslam araçsallaştırarak siyasal eylemlerimizle meşruiyet kazandıracak bir din değil, iktidara yol gösteren ahlaki ilkeleri içeren bir inanç sistemidir. Biz Müslümanlar yaşadığımız her anın hesabını, yanılma ihtimali ol ayan adil bir yargılayıcının önünde vereceğinize inanmış insanlarız. Kul hakkının en çetin azaba sebep olacağını da bilenleriz.

Siyaset ve iktidar, geçici dünya hayatına ait bir eylemdir. Adil bir yöneticiyi Peygamberin dostu sayan bir inancın mensuplarıyız. Bu yüzden en büyük özelliğimiz yaşadığımız dönemin adil şahitleri olmaktır.

Tek Parti Dönemi, 27 Mayıs, 12 Eylül darbeleri, 12 Mart muhtırası, 28 Şubat postmodern darbesi ve en son 15 Temmuz darbe girişimi, kim tarafından ve hangi iktidar tarafından yapılırsa yapılsın hukuksuzluklar bizim örnek alacağımız dönemler değildir. Bizim tek ve değişmez önderimiz vahyi ve onun değişmez ahlaki ilkelerini yaşayan ve bize bu manada önderlik eden Hz. Muhammed'dir.

Kur’an’a dönüş hareketinin özellikle yaşadığımız dönemde ne kadar önemli olduğunun bilincindeyiz. Bu amaçla mücadele eden alimlerin izleyicisi olmak en önemli amaçlarımızdan biri olmalıdır.

Kuşkusuz söylenecek söz, yapılacak çok sayıda eylem vardır. Biz İbn Teymiyye’nin deyimiyle, Allah'ın kitabı dışında hatasız, yanlışsız bir kitap olmadığına inanıyoruz.

Öyle görülüyor ki, geleneksel dini anlayışımızı kökten gözden geçirmeniz gerekir. Mustafa Tekin Hoca'nın analizi hayatı değerdedir. “Kaderini sahiplenmek” diye adlandırdığımız şey, şayet bir yerde değişim isteniyorsa, bunun o toplumda yaşayan tek tek fertler tarafından bir değişim arzusuyla başlaması, kendisini değiştirmesi ve bu değişimin topluma doğru sirayet etmesidir. Yani insanın kendi sorunlarını çözmek için cehd göstermesidir. Mehdi beklentileri ve söyleminden karizmatik kurtarıcı arayışlarına kadar kurtuluşu dışarıdan bekleyen bir anlayışla hiçbir meselenin çözülemeyeceğini anlayıncaya kadar iş halletme kültürü devam edecek görünmektedir. Tam da bu noktada “garantili Müslümanlık söylemi” de devreye girmektedir. Garantili Müslümanlık, Müslümanların “İslam” gibi nominal bir etiket üzerinden Allah’ın kendilerine ayrıcalık yapacağını zannederek ürettikleri bir söylemdir. Tarihin akışı ciddiyetle takip edildiğinde, toplum, tabiat ve tarihin Allah’ın bunlara yerleştirmiş olduğu ilkeler çerçevesinde işlemeye devam ettiğini bize göstermektedir. Öyle görünüyor ki, yeniden diriliş ciddi bir değişimle gerçekleşecektir." (Garantili Müslümanlık Söylemi, Mustafa Tekin, Milat Gazetesi, 8 Şubat 2025) Bu nedenle Allah-varlık ve insan arasındaki ilişkiyi doğru ve sahih temeller üzerine inşa etmek temel hedefimiz olacaktır.

Türkiye toplumunun herkesi kucaklayan yeni bir sosyal sözleşmeye ihtiyacı var. Müslüman aydınların bu sürece olumlu katkı vermeleri ve önerilerini sunmak gibi bir yükümlülüğü vardır.

İnsanlar arası ilişkiler hukuk ve adalet üzerinden yürür, kardeşlik vurgusu üzerinden değil. Unutmayalım Habil ve Kabil kardeşti. Hz. Yusuf'u kuyuya atanlar da kardeşleriydi. Kardeş veya kardeşlik birbirimize zulmetmeyeceğimiz anlamına gelmez. Bu yüzden temel amacımız hukuk temelinde tüm toplum kesimlerinin katılacağı yeni bir sosyal sözleşme oluşturmaktır.

İnsan için kusursuz olan Allah'ın vahyidir. İslamcılık da dahil, tüm beşeri zihnin ürettiği ideolojilerin eksik olduğunu, hiçbir ideolojinin din ile eşitlenemeyeceği temel ilkemizdir. İnsan tarihsel, unutkan, yanılgıya açık olduğu için mutlak ve değişmez bilgi üretemez.

İslamcılığın Kur'an ve Sünnete dönüş, cihat ruhunun uyandırılması, içtihat kapısının açılması, tarihsel birikimin gözden geçirilmesi, insanı pasifize eden tasavvuf anlayışının eleştirilmesi, İslam ülkelerinin Batı emperyalizminin etkisinden kurtarılması ve insan özgürlüğünü ortadan kaldıran kaderciliğin terk edilmesi ilkelerini yürekten benimsemek gerekir. Çünkü İslamcılık, İslam’ın temel kaynaklarından yola çıkarak modern dünyaya cevap üretme çabasıdır. Bu çaba tüm Müslümanların ortak hedefidir.

İyi bir Müslümanın en önemli özelliği ahlaklı olmasıdır. Ahlaklı insanlar üretmeyen bir dinin toplumda etkili ve çekici olması mümkün değildir. Kur'an ilk neslin bütün yaşamını değiştirip dönüştürerek yenin kimliklerin ortaya çıkmasını sağlamıştı. Kitap, ilk günkü gibi elimizdedir. Ancak onu okuyan ve dinleyen insan hayat onda dönüştürücü bir rol oynamıyor. Kitaba nasıl yaklaşılacağı konusunda çok derin sorunlarımız var. Beş vakit namazını özenle kılan birinde görülmesi gereken ahlaki davranışların ortaya çıkmaması, ibadet anlayışının kökten değişmesini gerektiriyor. Formel olarak dini görünürlük artarken; içerik, ahlak ve samimiyetin azalması üzerinde önemle durulmadır. Bu günümüz modern zamanlarda yaşayan dindarlığın önündeki en temel sorundur.

Eleştirilerde adil olmak gerekir. İçinde bulunduğumuz parti, grup ve cemaatin yolsuzluklarını görmezden gelip önemsizleştirmek; muhalif olduklarımızın yolsuzluklarını ise abartmak Müslümana yakışmaz. Müslüman adil olmakla yükümlüdür. Ötekine bakarak, onun yaptıklarını taklit ederek kendi davranışını meşrulaştıramaz.

Yorum Ekle
Yorumlar
Henüz Yorum Eklenmemiş