ramazanda iran gezisinde
bir nedenle muhatap olduğum sayısız iranlı,
türk olduğumu öğrenince
anlaşmış gibi
"ah diyorlardı! istanbul, türkiye çok güzel."
niye güzel abi? dediğimde
"zenginlik, yeme içme, eğlence, her şey serbest."
özgürlük diyorlardı...
Özgürlükten anladıkları şey
gayri İslami ne varsa ulaşmanın kolay olduğu ülke diye inanıyorlardı
van ulaşılması onlar için en kolay şehir olması nedeniyle de iranlı kalabalıklar
kısıtlı bir süre de olsa hayallerindeki yaşam biçiminin benzer demosunu yaşarken görürsünüz…
dilim dönerse sonra niyesini konuşuruz.
derdim başka, iranlı kalabalıklar! değil...
türkiyeli sol, seküler, laik, kemalist kitle benzer bir özgürlük anlayışıyla bakıyorlar hayata.
cumhuriyetin kazanımları dedikleri şeyleri
alt alta yazın
islamın olmaz dediği ne varsa bulursunuz.
diledikleri gibi nefsani bir hayatın yaşanması için din engeldir diye düşünüyor ve
müslümanların olduğu bir iktidar anlayışının bu özgürlükleri yok edeceğine inanıyorlar.
20 yıldır iktidarda olan bir partiye mesafeli olmalarının ve öfkelerinin esas sebebi de
konuşmalarında, söylemlerinde açıkça ortalığı saçılıyor zaten.
zenginlik ve refahtan anladıkları
sadece gavurun hayatının benzerini sürme arzusu.
görmüyor musunuz?
sahi görmüyor musunuz?
yüzlerine vuran öfkeyi!
müslümanın gölgesi dahi midelerini ekşitiyor, simalarına aksediyor nefretleri.
en hoyrat olanlar hiç çekinmeden diline düşürüyor bu çirkinliği.
öyle çoklar ki...
seçim günleri islamcı gördükleri iktidarı indireceğiz umudu çirkinleşen yüzleri çoğaltıyor
halbuki bu süre içinde kendi yaşam anlayışlarına
en ufak ne hukuki ne de pratik bir müdahale hiç olmadı.
ülkedeki karhane, barhane dahil tüm günahın işleneceği ne yer varsa açık,
diledikleri şekilde yaşıyorlar.
sadece olan
inançlı halk kesimleri, ama kamuda ama ülkenin coğrafyasında
kendine yer bulmuş, adam yerine konmuş olması bile
kendi özgürlüklerine müdahale olarak görüyorlar.
belediyenin kafelerinde içkinin kalkması,
deniz kıyılarında tesettürlü kitleye yer ayrılması,
devasa büyük camilerin göğü delen minareleri
sakallı cüppeli kişilerin
kamunun onlara göre en mahrem yerlerinde olması ve ortalık yerde gezinmesi
okulda öğretmen, polis, asker, hakim, bürokraside görev alan kişilerin
dindar görüntüleri,
üniversitede dahi olmaz dedikleri başörtüsünün dileyen kızların ortaokulda takması nedeniyle hoplatıyor bu kesimi.
“nereden çıktı bunlar şimdi” diyorlar.
“bize hizmet eden hizmetlilere bak”
diyorlar!
“nerelere geldiler” diyorlar!
on yıllarca öteki diye yok saydıkları halkın özgürlüğü onların kederi oluyor...
geçmişi unutalım barışalım diyenleri ciddiye alanlar
muhataplarını hiç bilmiyor demektir.
soğan sarımsağı önemsedikleri kadar
onuru, izzeti, günahı, fıskı, fücuru önemsese ya insan olan...
güçten anladıkları kendi halkının kolunu burkmak.
onların savunma sanayisindeki gelişmelerle ilgisi halka namlusunu çevirmiş bir orduyu yeniden inşaa etmektir hayalleri.
eski askeri düzeni yeniden canlandırma arzusunun tek sebebi var halkı hizaya sokmak...
müslümanın sakalından, tesettüründen, hayat anlayışlarından tiksinti duyan kalabalıkların
siyasi partisi chp’yi
40 yıldır abd’nin kurduğu taşeron örgüt ve pkk’nin arka bahçesi hdp’yi
15 temmuz'da halkın üzerine bomba yağdıran abd beslemesi fetö’yü,
yanlarına da küskün tırtıkçı siyasileri dolgu malzemesi olarak toplandılar masa etrafına.
geçmişin türkiye'sini yeniden inşaa etmek için kolları sıvadılar.
sahi görmüyor musunuz?
çankaya köşkü niye yeniden başkanlık konutu olacak derler ki?
islamın gölgesinden dahi tedirgin olanlara hakikati anlatmak mümkün değildir.
“aslandan ürken yaban eşekleri” misali
ha! bir de “seslerin en çirkini eşek sesidir” bilirsiniz değil mi?
kaçan adama ulaşılmaz
dili çirkin sözle dolu olana dil dökülmez.
“sen, seni dinleyenlere yüzünü dön” diyor ya!
aziz kitap. öyle işte, öyle...
meczup başını salladı ve
biz “kalu belayı” bize hatırlatan bir kitabın adamlarıyız.
unutursak eğer kalbimiz kurur!
dedi ve sustu
Mustafa Atılgan ile Derkenar..
12.05.2024
Kibrin Mağlûbiyeti -3 | İlhan Akar
14.05.2024
Ali Kaçar ile Derkenar..
01.05.2024
Kibrin Mağlûbiyeti -1 | İlhan Akar
23.04.2024
Anne Sıcaklığı MUSTAFA ATILGAN 12.05.2024
Annesi Ölünce Büyür Çocuklar! AYTEN DURMUŞ 12.05.2024
müslüman ‘Allah diri’dir! valla! MUSTAFA AKMEŞE 19.04.2024
Baş Döndüren Diplomasi AHMET GÜRBÜZ 24.04.2024
ŞEHİRLERİN ANNESİ YOK MU? Doç. Dr. MEHMET SAĞLAM 11.05.2024
Çığlık Doğudan, Cevap Batıdan DERVİŞ ARGUN 11.05.2024