metrika yandex
  • $32.19
  • 34.99
  • GA17650
Yolcu

anneler babalar akıllı olun, valla!

MUSTAFA AKMEŞE
11.11.2022


çocukları büyütmüş, evermiş ve torun tombalağa karışmış
hayatın son evresine girmiş anneler babalar  
orada mısınız?

şu evlendirip yuvadan uçan
kendi yollarını çizen çocukları bi konuşsak diyordum...
ayın sonunu getiremeyen,
ayın başı ev kirasını denkleştirmek için mücadele veren,
çocuklarının eğitimi ve ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan
zorlanır işte insan... zorlanmaz mı hiç…
ha işte hasseden onları bi konuşsak!

peki o ara malı mülkü olan birikimi olan biz ebeveynler ne yapar peki?
elinde olan maddi imkanını canından bir parçası çocuklarından
fukara olanı gözetmeyen malından gereği gibi vermeyenler olur.
sanki yiyecek harcayacak mecali varmış gibi!
onları konuşsak işte. öyle can sıkıntısı ki!

hayır hayır dost!
mevsimi gelince 2 çuval patates, bir çuval un veren, ne bileyim işte bilirsiniz
derde deva olmayan nakit veya
 torunlara cebine konan üç kuruşluk harçlıktan bahsetmiyorum.

hele hele evli kızı ayıran ve imkanlarından yararlandırmayan
daha kötüsü, evli kız evladın sıkıntısını hiç dert etmeyen ve dahi
kızdan damattan mal kaçırmak için ölmeden malı mülkü oğlanın üzerine geçiren
zulüm edenlerden de bahsetmiyorum.
o ayrı bir vicdansızlık ve hesabı verilmesi zor olan bir davranış.

benim dediğim çok ayrı ve açık;
kendi halinde, görüntüde problem gözükmeyen  
aile birlikteliği olan ama
çocukların
ebeveynlerin ölümüyle mal/mülk ile tanışmasından bahsediyorum
adam ölüyor, ölmesiyle birlikte yıllarca sıkıntı çekmiş çocuğun
birden ekonomik rahatlaması sizce de
acayip değil mi?

ebeveynler yaşarken mallarını vermek için niye ölümü bekler, onu derim
anlamak gerçekten zor.

haydi daha geçerli ve kolay bi şey söyleyeyim;
zekatlarınızı verin bari
en yakın olan ihtiyaç sahibi evlatlarınıza faydalansınlar, diyordum ki;
duydum söylendiğinizi!

“bakmakla yükümlü olduğumuz kişiler olunca
biz hanefi mezhebinde olanlar çocuklara zekat veremez.”
diyorsunuz !
o zaman şöyle buyurun;
 
imam hanife çok özel bi adam ve gerçekten çok seviyorum.
özellikle dinin maksadını anlamakta beyninin gri hücrelerini iptal etmeyen
aklı çok iyi çalıştıran çok özel biri,
zamanının ileri gelen ilim erbabından da
bu nedenle “ehl’i rey”ci diye işaret edilmiş ve çok hakaret görmüş bir şahsiyet.
imam itikattaki ne kadar yorum genişliği varsa,
muamelat ve ibadet dediğimiz kısımda diğer mezheplere göre bir o kadar daha katı...
öyle işte, farklı bakmış dinin ibadet bölümüne.
sanki biraz kasıyor desek yeri.
bunlardan biri de konuştuğumuz bu konuya iyi bir örnek.
“fakir de olsa evlada zekat olmaz” diyor. imam!

sebep ?
ebeveynler bakmakla yükümlüdür de ondan.
zekat aile içinde dolaşmasın diye
baksın evladına diyor, işi ne diyor ebeveynin!

öyle değil be imam. valla değil!

evlenmiş, evden ayrılmış ve ebeveynle ekonomik birlikteliği kalmayan
bir yola girmişlerse çocuklar
bir de ihtiyaç sahibi durumuna düşürmüşse hayat, yetişemiyorlarsa;
zekat yakından başlayarak verilmesi tavsiye edilirken
ve güzel olan da bu işte diye övülürken
babanın servetiyle evden uçmuş çocukların ilgisi olmadığı bilinirken
niye ihtiyaç sahibi kıza oğlana zekat verilmesin ki?

imam aynı zamanda;
“benden daha farklı içtihat eden varsa aynı konuyla ilgili onu alın”
diyecek kadar dini geniş bir adam.
“mezhepçilik yapmayın” diyor yani!
“içtihat” sonuçta!
 işinize gelen daha kolay ve uygun olanı tercih edin demiş, daha ne?

bakmayın öyle dost,
daha içtihat etme makamına gelmedim!

imam malik ve imam şafii işaret edeceğim.
evden kopmuş, ekonomik ilişkisi kalmamış
ve muhtaç olan çocuklara zekat verilir diyor işte.
ki dini yaşama konusunda “kolay olanı tercih etmek” peygamber sünneti iken
gelin dostlar
özelde evli kızlar ihtiyaç sahibi ise
iki kat daha fazla özenli olmak üzere çocuklarımıza ölmeden önce
zekatlarımız ve infaklarımızla öncelikli yardımcı olalım.

ökkeş meczup söylendi;

mallarınız ölünce zaten evlatlarınızın olacak.
başını salladı
sanki hayret eder bi sesle;
ölünce zorunlu vermek değil de
yaşarken gönüllü verince kalpler etkilenir.
aile bağları güçlenir
akılı olun!
dedi ve
sustu…

 

Yorum Ekle
Yorumlar (5)
ALİ çelik | 20.11.2022 22:28
Rabbimiz sizlerden razı olsun inşallah bunları bir kitapta toplarsız bizlere çok faydalı olur
Mustafa AKMEŞE | 13.11.2022 11:34
selam/ kelam kardeşim maşallah, ne güzel, ne derin anlamlı cümleler. "senin leyla'n kim" diyor ya içindeki meczup bunu duyan meczup söylendi: "O söylenmez ki dedi.dil yalan söyler çünkü... halin kime vurgun olduğumu işaret etmiyorsa hangi leyla olduğunun ne önemi var dedi ve sonra "böyle okuru olan yazara ne mutlu," dedi ve sustu..
Selâm-Kelâm | 13.11.2022 02:01
Mecburen bu dünyada yaşadığını iddia eden insanın ölümü de mecburi.. Ne hayata gelmekten ne bu hayattan gitmekten kurtuluş var... Bu yüzden mutsuz! Yazık! Hatta yazıklar olsun!! Ben mecburiyetten değil, mecnûniyetten hoşlananlardanım. Öyle olmak isterim. Başıma gelen hiçbir musibeti çekmeye mecbur değilim. Bilakis memnunum. Sevince kolaylaşıyor sanırım. Bu yazı şunu hatırlattı: "Hey sevmeyi tercih eden! O da sevmeyi tercih ediyor, öteki de . Asıl olan sevmek değil. Mecnun olduğunu iddia ediyorsun.. önemli olan doğru leylayı sevmek.. Kimisi malını Leyla yapar kimisi evladını, kimisi kendini, kimisi'en sevdiğini'... Sordu içimdeki meczup -Sen hangisisin??
Mustafa AKMEŞE | 11.11.2022 14:34
eyvallah hocam. Ben hoca olmayınca bi şey olmaz. ☺
Halil İbrahim Aktaş | 11.11.2022 11:37
Abi, yüreğine kalemine sağlık. Bu yazı bizim mahallede cayırtı çıkarır gibi. Allah sonumuzu hayır etsin..