Gazze konusunda yapılan/ yapılamayan girişimler, İslam ülkeleri kavramsallaştırmasının yanlış bir kavramsallaştırma olduğunu ortaya koydu. Bu yüzden “İslam ülkeleri Gazze konusunda hiçbir şey yapmıyorlar” hükmü temelden yanlıştır. Doğru genelleme şudur: Halkı Müslüman olan ülkeler Gazze konusunda bir şey yapmıyor. Öyle görülüyor ki, İslam ülkeleri diye nitelenen ülkelerin siyasi elitlerinin İslam temelinde bir öncelikleri yoktur. Bu yüzden, halkı müslüman olan ülkelerin yöneticileri, Gazze sorununa çoğunlukla ulus devletlerinin çıkarları açısından yaklaşıyorlar. Bu nedenle ses getirecek bir yaklaşım sergileyemiyorlar.
Ne yazık ki, halkı Müslüman olan ülkelerin büyük çoğunluğunun çözmekte zorlandıkları/ çözemedikleri devasa sorunları var. Bu sorunlar arasında yönetici elitlerin siyasal konumlarından doğan tartışmalar ön sıralarda gelmektedir. Öncelikle halkı Müslüman ülkelerinin yönetici elitlerinin halk karşısında meşruiyetleri yoktur. İslam ülkeleri diye tanımlanan ülkelerde siyaset, insan hakları, ekonomi, toplumsal anlamda devasa sorunlar var.
Yönetici elitlerin halk meşruiyetinin olmaması bu ülkeleri dış müdahalelere açık hale getiriyor. Kaldı ki, İslam ülkelerinin ekonomileri üretime değil dış sermaye girişine bağlı olduğundan kolaylıkla manipüle edilebiliyor. Bu yüzden liderler büyük iddialarda bulunup sonra tam tersi davranışlarda bulundukları görülüyor. Bütün bu zaafların karşımıza çıkardığı gerçek şu: Gazze konusunda, halkı müslüman olan ülkelerin yönetici elitlerden fazla bir şey beklememek gerekiyor. Gazze konusunda ümit verici olan dünyanın değişik bölgelerinde ortaya çıkan küresel vicdan hareketidir.
Müslümanların dünyada oluşan bu vicdan hareketiyle işbirliği yapmaları gerekmektedir. Kaldı ki, Müslüman olmayan duyarlı insanlarla hak ve adalet temelinde ortaklaşa hareket etmek, müslümanların tarihinde meşruiyeti olan bir uygulamadır. Bu amaca ulaşmak için, Hz. Peygamberin peygamber olmadan önce katıldığı, peygamber olduktan sonra ise ," şimdi olsa yine katılırım " dediği bugünkü anlamıyla sivil toplum örgütü olan Hilfu'l Fudul'u ( Erdemliler İttifakı) güncellemek gerekiyor. O gün olduğu gibi bugün de Müslümanlar erdem ve ahlak temelinde kendi inancından olmayan kesimlerle adalet temelinde ortak çalışmalar yapabilirler. Gazze için böyle örgütler oluşturmak gerekir. Kaldı ki, dünyadaki duyarlılık böyle bir dayanışmayı mümkün kılıyor.
Öte yandan dünyada her alanda Gazze protestoları yapılıyor. Bu anlamda Celtic futbol takımı, futbola yeni bir derinlik katarak, sosyal sorumluluk projesi haline getirmeyi başardı. Zalime karşı çıkarak mazlumu destekledi. Hiç kuşku yok ki, Celtic küresel bir vicdan hareketidir. Elazığspor futbol takımının protestosu dışında Türkiye'de dikkate değer bir tepki yoktur. Bu durum, Türk takımları ve seyirci gruplarının toplumsal ve vicdani sorumluluktan ne kadar uzaklaştıklarını gösteriyor.
Futbolun öncülüğünü yapan ve seyirci bakımından daha büyük kitleleri yönlendirme potansiyeli olan takımlar sessiz kalmaktadır. Mesela Galatasaray, bir bildiri yayınlayarak Gazze'de olan vahşetten dolayı bu yıl şampiyonluk kutlaması yapmayacağını ( Galatasaray Lisesi'nin siyasal konumundan ve genetik kodları dolayısıyla bunu yapamazdı.) ilan etseydi ne büyük bir devrim yapardı.
Galatasaraylı oyuncular arasında Gazze konusunda oluşan küresel vicdan hareketine katılarak podyuma Filistin bayrağı ile çıkan Hakim Ziyech ve Filistin kolluğu ile çıkan Kerem Aktürkoğlu bir istisna teşkil etmektedir.
Açık bir haksızlık ve soykırım uygulamasının olduğu her yerde, insan, sosyal sorumluluğunu yerile getirmeli, haklıdan yana tepki koymalıdır. Vicdanı olan herkes, tüm dünyanın gözü önünde uygulanan vahşete karşı duyarlılığını göstermelidir.
Yeni mücadele biçiminin en önemli özelliği siyasetten çok sivil karakterli olmasıdır. Bu tutum son derece ümit vericidir.
Aydın ve Aktivistler'den Barış Çağrısı..
08.02.2025
BARIŞ UMUDU / Ümit AKTAŞ
09.02.2025
BARIŞ UMUDU|ÜMİT AKTAŞ
08.02.2025
Yıldız Ramazanoğlu ile Derkenar..
24.01.2025
Nail Bey'in Aklı İsraille Ticarette Kaldı!
25.01.2025
Aydın ve Aktivistler'den Barış Çağrısı..
08.02.2025
Netanyahu Trump’ın Mayın Eşşeği mi? AHMET GÜRBÜZ 08.02.2025
SESSİZ TÜRKÜ! AYTEN DURMUŞ 04.02.2025
Instagram Annesi Hülya FEYZULLAH AKDAĞ 09.02.2025
ATEŞKESİN ATEŞİ DERVİŞ ARGUN 15.01.2025
Evlenmemek ve Evlenememek FEYZULLAH AKDAĞ 27.01.2025