YEŞİLAY BÖYLE Mİ OLMALI

Ülkemizde mazisi belki de yüzyılı aşan bir sivil toplum kuruluşu var, adı Yeşilay. Kamuoyunda bilinen hali ile içki, sigara, alkol ve diğer zararlı alışkanlıklar ve bağımlılıklarla mücadele eden bir kurum.

Bir yandan bahsedilen zararlı alışkanlıkların zararlarını topluma anlatarak önceden dikkat çekerek uyarı görevini yapıyor, diğer yandan bağımlı hale gelenlerin tedavileri için gayret gösteriyor; yani hastalıktan önce hastalığın sebeplerine dikkat çekiyor devamında hasta olanları tedaviye alıyor.

Sanırım Türkiye'mizin her ilinde ve ilçesinde sembolik de olsa teşkilatı olan kamu yararına statüsü de olan bir kurum, vakıf anlayışı ile çalışan yöneticilerin herhangi bir ücret talep etmeden hizmet ettiği düşünülen gönüllü bir sivil toplum kurumu.

Kayseri'de de Yeşilay'ın bir şubesi var. Millet Caddesi üzerindeki Durmaz İş Merkezi'nin unutmamış sam 7. katında bir daire onların mülkiyeti olup şube merkezi olarak kullanılıyor ama! Ne hikmetse hep kapalı duran bir daire. Kapısını çalıyorsun içeride kimse olmadığı için açan yok şube başkanı kim bilen yok, şube başkanı bir hanım kardeşimizin telefonu diye verilen telefonu arıyoruz telefona cevap verilmiyor.

Yeşilay'ın yapacağı o kadar iş var ki sormayın gitsin. Gazeteler, televizyonlar, dergiler, bültenler ve sosyal medya yolu ile başta gençler olmak üzere toplumun tüm kesimlerini zararlı alışkanlıklara karşı uyarmak. Okullar, Kur'an kursları, fabrikalar, atölyeler ve insanların toplu bulunduğu her mekanda kendi alanı ile ilgili konferans, panel, açık oturum ve diğer etkinliklerle dikkat çekmek, bağımlı olanların tedavisi için gece gündüz demeden sivil toplum, belediyeler, Aile Bakanlığı temsilcileri ve konuyla ilgili diğer kurumlarla birlikte yol yürüme.

Bunların hepsi Yeşilay'ın yapması gerekirken Kayseri'de hiç görmediğimiz hizmetler. Mekanı var kapalı, başkanına ulaşılamıyor, yönetimi var piyasada yok. Peki bu şube ne amaçla açıldı, neden ismi var ama cismi görünmüyor, yazık değil mi. Hizmet için kurulan üstelik kamu yararı özelliği olan bir kurum için bu durum olması gereken bir hal mi, koskoca kurum böyle mi olmalı.

Sanırım Yeşilay'ın genel başkanı Prof.Dr. Mücahit Öztürk diye bir hocamız. Yeşilay'ın Kayseri'deki halini görüşmek ve hizmet eder hale gelmesi için Gönüllü Kültür Kuruluşları olarak bir yardımımızın olup olmayacağını öğrenmek için iki defa aramama, 2 defa mesaj atmama rağmen geri dönüş alamadım. Neden geri dönüş yapmadığına bir türlü akıl erdiremedim. Sivil toplum ülkemizin ve insanımızın sorunları için milletvekillerimizle, bakanlarımızla, başbakan ve cumhurbaşkanımızla görüşebiliyorken Yeşilay başkanımızla görüşemiyorsa burada bir gariplik ve anlaşılmazlık var diye düşünüyorum.

Geçenlerde Yeşilay genel merkezi ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında işbirliği amaçlı bir protokolün imzalandığını basından duydum ve çok memnun kaldım. İnşallah güzel hizmetlere vesile olur. Bunun yanında düşünmeden de duramadım acaba Diyanet teşkilatımız mı bu işbirliği için Yeşilay'ı aradı yoksa Yeşilay Diyanet işlerini mi aradı. Zira Yeşilay'a Kayseri Gönüllü Kuruluşlar Başkanı olarak ben ulaşamadım, geri dönüş alamadım da.

Ne diyelim Mücahit Öztürk başkanımızın işi gücü rast gelsin ama Yeşilay Kayseri kapalı ve hizmetsiz kaldıkça onunda hanesine vebal yazılır.

Selam ve dua ile