metrika yandex
  • $33.5
  • 36.44
  • GA18445

Zarif Davet

AHMET GÜRBÜZ
07.11.2019

Sosyal medyada organize olan bir grup genç, yıllardır her mevlid kandilini ‘8 Milyar salavat’la karşılıyorlar. Kendilerini,  ‘bizim adımız 8 Milyar’ diye tanımlıyorlar. Niyet ve hedeflerini de; “ideal mesaja muhatap, davete ve icabete mazhar olan dünyadaki 8 milyar insanın Efendimiz (s.a.s.) ile kesintisiz iletişim kurması” olarak özetliyorlar.

Bu organizasyonu gayet sade ve profesyonel, https://8milyarsalavat.com/ web sayfası üzerinden gerçekleştiriyor ve herkesi de bu zarif etkinliğe davet ediyorlar.

Salavat kelimesi; dua, tâzim, rahmet, esenlik ve övgü gibi anlamlar taşımaktadır. Istılahta ise Salavat-ı Şerife, Hz. Muhammed (s.a.s.) 'ı övme, sevme, iltifat ile anma ve teslimiyetin özetidir. Ona duyulan muhabbetin, hasretin ve vefanın ifadesidir. Ümmet olma şerefinin, dindeki tartışılmaz yerinin ve gönüllerdeki ebedi saltanatının ilanıdır.

Onu bu şekilde anmak Allah (cc)’ın emri, meleklerin zikri, sahabenin sünneti ve ümmetin icmasıdır. Zira Kuran ı Kerim bu davranışı birçok ayetle ya övmüş veya emretmiştir. İşte onların en meşhuru ahzap suresi 56. Ayet i kerimesi;

“Şüphesiz ki Allah ve melekleri Peygamber’e salât eder (onu kutsar/övgü ve iltifatla anar)lar! Ey iman edenler! Siz de ona salât-ü selam edin (kutsayın, onun şanını yüceltmeye ve ona tam bir teslimiyete özen gösterin)”(33/56)

Bu ayetin açıklamasında Feyzul Furkan müellifi Prof. Dr. Hasan Tahsin Feyizli şu notu düşmüştür: Yüce Allah’ın peygamberine salavâtı; ona rahmet etmesi ve onun şânını yüceltmesidir. Meleklerin salavâtı Peygamber’in şânını yüceltme ve mü’minlere bağış dilemesidir. Mü’minlerin ki ise Hz. Peygamber’e salât ve selam getirmesidir. Selef imamlarına ve müfessirlere göre bu emir, hükmün vâcip olduğunu ifade eder. Salât ve selam Allah’ın rahmetine, Peygamber’in şefaatine ve duaların kabulüne vesiledir. İsmi anılınca salavât getirmeyenlere, gerek Hz. Peygamber’in gerekse meleklerin bedduaları vardır.

https://8milyarsalavat.com/assets/img/tasarimlar/8MS4.jpg

Kâinatın efendisi sallallahu aleyhi ve sellem;  kabrini ziyaret etmenin kendisini dünyada iken ziyaret etmek gibi olduğunu ve ölümünden sonra da dünyanın neresinde olursa olsun getirilen salavatın görevli meleklerce kendisine iletileceğini müjdelemiştir. Ayrıca selat ü selamın ahirette bir kurbiyet vesilesi olduğunu bildirmiştir.

“kıyamet günü insanların bana en yakını, bana en çok salavat getirendir” (Tirmizi,Vitr 21)

https://8milyarsalavat.com/assets/img/tasarimlar/8MS5.jpg

Neden 8 Milyar

Malumunuz Hz. Muhammed (sav) ahir zaman peygamberi ve Hatem ül Enbiyadır, yani risalet mührüdür. Bizde onun ahir zaman ümmetiyiz, en büyük kıvancımız. Yani başka peygamber gelmeyeceğine göre, kıyamete kadar bütün insanlık onun ümmetidir. Ama insanların bir kısmı bunun farkındadır ve onun davetine icabetle şereflenmiştir ki, onlara ümmet i icabet diyoruz. Büyük bir kısmı da amma gafletten, amma inattan henüz bu kutlu davetin farkında değiller; onlara da ümmet i davet diyoruz. Bu kibar düşünce de, ümmet i icabetten ümmet i davete niyabeten güzel bir etkinlik olmuş.

Merhum Prof.Dr. Mahmud Esad Coşan’ın, olayın kahramanından aktardığı bir ihtida hikâyesini paylaşmak isterim sizlerle. Almanya’da büyük bir fabrikada ustabaşı olarak çalışan bir kardeşimiz genel müdüründen izin ister. İşlerin yoğunluğunu bahane eden genel müdür izin vermek istemez. Ancak kardeşimiz bunun inanç meselesi olduğunu, hacca gitmek istediğini, izin vermezse işten ayrılmayı dahi göze alacağını ifade eder ve genel müdürü ikna eder. Vedalaşmak için uğradığında genel müdür ona; ‘Muhammed’e selam söyle’ der. Garipser, başıyla onaylar ve vedalaşıp ayrılır.

Medine de efendimizin huzurunda genel müdürün selamı gelir hatırına, bir tereddüt geçirir içinden, ‘böyle mübarek bir makamda elin gâvuru’ falan dese de, bir emanet bilinciyle onu da selamıyla beraber yâd eder orda.

Hacdan sonra Türkiye’de konaklar bir müddet. Dönüş zamanı iş yerinden arkadaşlarını arar, bir isteğiniz var mı, diye. Arkadaşları ona genel müdürün hidayetini müjdeler.

“(Resûlüm!) De ki: “Dua (ve ibadeti)niz olmasa, Rabbim size ne diye değer versin?”(25/77)

Son zamanlarda salavatın kıymetini anlamayıp onu küçümseyen, Rasulullah efendimizi, onun sözlerini ve sünnetlerini hafife alan, mevlid kandilini bidat sayan Müslümanlar türedi aramızda. Batılı bir filozofun sözünü ballandıra ballandıra anlatır ama, efendimizin hadislerine burun kıvırır. Rüesa ve kübera karşısında dört büklüm olur ama, Allah Rasulüne tazim ve hürmeti hazmedemez. Efendimizin doğumunu kutlamaz, kutlayanlara dil uzatmaktan da geri durmaz ama dünyanın kullandığı miladi takvimin Hz. İsa’nın doğumunu esas aldığını görmezden gelir.

Böyle bir ortam bu ince düşünceye, bu zarif davete, bu kibar duruşa, bu naif kardeşliğe selam durmak gerekir. Aslında bu ince ruhu kaybedince kaybettik, ne kaybettiysek.

Asr ı saadet kokusuyla uyanmak ümidiyle, mevlid i nebiniz mübarek olsun.

Sallu alen Nebi..

Yorum Ekle
Yorumlar (4)
Ahmet Gürbüz | 10.11.2019 18:31
Teşekkür ederim arkadaşlar
Adem Akın | 07.11.2019 21:46
Kandiliniz mübarek olsun .Hayırlı bereketli cumalar olsun.
Mahmut özay | 07.11.2019 19:08
اللهم صل علي محمد وعلي آل محمد
Mehmet Alfemir | 07.11.2019 18:49
Hayırlı mevlidler ellerine sağlık mudurum