Bir hadis i şerif benim çok dikkatimi çeker.
“Oruç (sahibini koruyan) bir kalkandır. Oruçlu saygısızlık yapmasın, ahlaksızca konuşmasın. Eğer biri kendisiyle dövüşmeye, sövüşmeye kalkışırsa, iki defa ‘ben oruçluyum’ desin”.(Buhari)
Diyebiliyor muyuz, diyen var mı içinizde?
Zor olduğunu düşünüyorum. Ama hepimiz yüksek sıcağa rağmen, 18 saate varan, hatta sahura dahi kalkamasak da orucumuzu tutuyoruz, çok şükür.
Orucun vücubiyetine, farziyetine yakinen inanıyoruz. Çünkü kitab, sünnet ve icma ile sabittir. Bu konuda bir konsensüs var, hem fikiriz. Ancak muradına, faziletine, hedeflerine kavuşma konusuna gelince tembelliğimizden olsa gerek biraz sarsılıyoruz. Oysa asıl fayda o tarafta, o tarafa yoğunlaşmamız gerekiyor.
Peki, bunu nasıl sağlayacağız? Tek ve doğru adres, efendimiz (sav)in temiz sünneti ve yegâne mirası hadis i şeriflerde arayacağız.
“Allah’ın Rasulü (sav) kesin bir şekilde emretmeksizin insanları Ramazan geceleri namaz kılmaya teşvik eder ve şöyle buyururdu: İnanarak ve karşılığını Allah’tan umarak Ramazan gecelerini namazla ihya eden kimsenin geçmiş günahları bağışlanır”(Nesei)
Geçen akademisyen bir dostumla iftar öncesi toplantıda, önümüze servis açılmış beklerken; nefis terbiyesi için mi hazır sofranın başında toplantı diye takıldım. O da özetle, “Batı toplumları böyle bir eğitimleri yokken bile, bizden daha sabırlı, daha toleranslı, birbirlerine karşı daha saygılı, bunu trafikte, markette her zaman gözlemek mümkün” dedi.
Şimdi soru şu: Bu kadar derin bir iman varken, böyle muhteşem bir inanç sistemi ve ibadet rejimi varken, İslam toplumları neden bu vasatı sağlayamıyor, bu eğitimi veremiyor? İlahiyat fakülteleri artık varlık felsefesini aşıp, İslam’ın topal kalan sosyal yaşamıyla ilgili alanlarda çalışma yapması lazım. Öyle tahmin ediyorum ki, Türkiye de oruç tutmayanların içinde ciddi bir oran sırf İslami değerlerle uyuşamadığı için böyle bir yol tutmaktadır.
Ramazan, ruh terbiyemizle beraber, aile hayatımızda, sosyal yaşantımızda hatta ekonomik faaliyetlerimizde de değişim sağlaması lazım. İçerden dışa doğru bir iyileşme olması beklenir. Ama biz bunu da yönetmekte zorlanıyoruz galiba.
Bu ayda gündelik yaşamı rölantiye alıp, dünyalık telaşlara bir es vermek ve kendi iç yolculuğumuzu başlatmamız gerekirken, ayrıca bir Ramazan yoğunluğu yüklenerek daha fazla sosyalleşme, daha yoğun programlarla orucu ıskalıyoruz. Anlama ve idrak etmeye, ihya etmeye fırsat kalmıyor. İftarlarımız bir bürokratik teamüle dönüştü, soframızda fakirler yok. Sosyal yardımlarımız bir hedef gözetmekten ziyade görev savma refleksiyle ilerliyor. Her alanda olduğu gibi israf ve tüketim çılgınlığının önü alınamıyor.
“Nice oruçlu vardır ki onun orucu sadece açlık (ve susuzluktur).Nice gece ibadete kalkan vardır ki onun bu kalkışı sadece uykusuzluktur”.(İ.Mace)
İşte vedaya hazırlandığımız şu son on gün bütün bunların telafisi için önümüzde müthiş bir fırsat olarak duruyor. Hem bir sünnet i kifayenin ihyası, hem ömrün ve Ramazanın geçen kısmının muhasebesi, hem de iç yolculuğumuzu başlatma ve Orucu anlama/anlamlandırma gayreti için ‘İtikafa Niyet Ediniz’.
Müjdecim, Peygamberim (sav), hiçbir Ramazan yoktur ki İtikafsız geçirmiş olsun. Son on günün İtikâfı iki hac ve Umre gibidir buyurdu. Ve bize Kadir Gecesini bu günlerde aramamızı tembihledi. Selat ve selam, tahiyyat ü ikram onun, ehl i beytinin ve ashabının üzerine olsun.
Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla
1. Doğrusu biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik.
2. Kadir gecesini(n fazîletini) sen nereden bileceksin?
3. (O) Kadir gecesi, (içinde Kadir gecesi olmayan) bin aydan daha hayırlıdır.
4. Melekler ve Rûh, onda Rablerinin izniyle (gelecek yıla kadar olacak hikmetli) her iş için iner de iner. 5. O (gece), tanyeri ağarıncaya kadar, (ibadet ehline) bir selam (rahmet ve esenlik)tir
![]() |
İSLAMİ HAREKET ÜZERİNE 5 – YENİLİK, ASLA BAĞLI BİR USÜL İLE OLMALI 16.02.2019 ![]() |
![]() |
SIDK 14.02.2019 ![]() |
![]() |
İÇİNDEKİ GÜZELLİĞİ PAYLAŞ 11.02.2019 ![]() |
![]() |
Başörtüsü Zulmü 09.02.2019 ![]() |
![]() |
ZARARSIZ YAZILAR-3 07.02.2019 ![]() |
![]() |
İnsan İki Çeşit: Sen Hangisindensin! 05.02.2019 ![]() |
![]() |
Müslümanları İslâm’a, Ahlâka ve Özgürlüğe Çağrı 05.02.2019 ![]() |
![]() |
Özgürlük Şeffaflık Denetlenebilirlik 04.02.2019 ![]() |
![]() |
İran İslam Devletinin 40. Yıl Dönümü Nedeniyle Hatıralarımdan Kesitler 03.02.2019 ![]() |
![]() |
Kişi Kendini Hesaba Çektiği Gibi, Toplumda Kendini Hesaba Çekmelidir 01.02.2019 ![]() |
![]() |
Kulluğun Kuralları ve Piyasa Koşulları 29.01.2019 ![]() |
![]() |
İHTİYARLARIMIZA “YAŞLI” DEDİĞİMİZ GÜNDEN BERİ 27.01.2019 ![]() |
![]() |
1959 TÜRKİYE`SİNDE BİR HUKUK ÖĞRENCİSİNİN “İSLAMCILIK“ SERGÜZEŞTİ - YURDAKUL ABİ… 27.01.2019 ![]() |
![]() |
2023 EĞİTİM VİZYONU 22.01.2019 ![]() |
![]() |
ÜÇ SORU ÜÇ CEVAP 16.01.2019 ![]() |
![]() |
Sarı Yelekliler ya da Fransız Gezicileri! 10.01.2019 ![]() |
![]() |
İNSAN 06.01.2019 ![]() |
![]() |
SUDAN’DA YAŞANANLAR BİR DEVRİM DEĞİL GEÇİM KAVGASIDIR 03.01.2019 ![]() |
![]() |
‘Benim siyasetle işim olmaz!’ diyenin tavrı da siyasîdir 14.02.2019 ![]() |
![]() |
Kıssadan hisse çıkarmak 01.02.2019 ![]() |
![]() |
Emperyalist Kış Oyunları... 30.01.2019 ![]() |
![]() |
Başörtüsü ve Vietnam Sendromu 14.01.2019 ![]() |
![]() |
Bir barış elçisinin akıbeti 21.12.2018 ![]() |
![]() |
Popülizmler Hiçbir Umuda Yer Bırakmıyor 18.12.2018 ![]() |
![]() |
Değerler Aşınması ve Ahlâkın İkamesi! 18.12.2018 ![]() |
![]() |
Kürt sorununun neresindeyiz? 16.12.2018 ![]() |
![]() |
Mahalle Hakkında 05.12.2018 ![]() |
![]() |
Adalet Artık Zurnanın Son Deliği 23.11.2018 ![]() |
![]() |
Aileyi parçalama kanunu kaldırılsın 02.10.2018 ![]() |
![]() |
Anneyi Kaybediyoruz 26.09.2018 ![]() |
İÇİNDEKİ GÜZELLİĞİ PAYLAŞ 11.02.2019 Ahmet GÜRBÜZ
SIDK 14.02.2019 Hilal ALTIN
Başörtüsü Zulmü 09.02.2019 Talip Özçelik
İÇİNDEKİ GÜZELLİĞİ PAYLAŞ 11.02.2019 Ahmet GÜRBÜZ
2023 EĞİTİM VİZYONU 22.01.2019 Ayten DURMUŞ
ÜÇ SORU ÜÇ CEVAP 16.01.2019 Eyüp MEDET