Resmi İdeolojinin Yeni Muhafızı Milli Eğitim Bakanı mı?

Milli Eğitim Bakanlığı Tuzla Şube Müdürü Aydın Bora, 29 Mart 2020 (dün) tarihinde başka bir kullanıcıya ait olan “Almanya vatandaşına çok, Türkiye az veriyor diyenlere… Evet doğru… ABD’de, Almanya’da, Fransa’da Korona krizi ile mücadele edebilmek için Türkiye’den daha büyük bir bütçe ayırabildi. Zira, onlar Chyrsler’i, Opel’i, Wolkswagen’i kurarken, biz Şapka devrimi ile meşguldük.” yazılı twiti paylaşmıştı.

Aydın Bora’nın bu paylaşımı karşısında harekete geçen İYİ Parti Adana Milletvekili İsmail Koncuk, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a hitaben şikayette bulunmuş ve Bora’yı hakkında soruşturma açılması talebiyle hedef göstermişti. Gelişmenin üzerinden henüz 24 saat geçmeden Aydın Bora’nın bizatihi İYİ Partili vekilin talimatıyla hukuk derdest edilerek Ziya Selçuk idaresindeki MEB tarafından “Atatürk’e hakaret ettiği” gerekçesiyle jet hızıyla görevden alındığı ortaya çıktı.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Aydın Bora şunları kaydetti:

“Tuzla ilçe milli eğitim müdürlüğünde şube müdürü olarak görev yapmaktayım. Boraydin40 adlı tweeter kullanıcısıyım. 27 Mart gecesi Tuğrul Selmanoğluna ait bir tweeti şu hassas süreçte vatani hassasiyetim ve sosyal medyada devletimizin 100 milyarlık kaynağı eleştiren, küçümseyen, alaya alanlara karşı vatanına, devletine duyarlı bir vatandaş olarak çok zoruma gittiğinden sözkonusu şahıstan alıntı yaparak paylaşımda bulundum…

Bir dostumun whats app da bir mesajını okumam neticesinde sözkonusu tweet ile Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığı yaptığım için İyi Parti milletvekili İsmail Koncuk tarafından soruşturma açılacağı söylendi. Bahse konu olan tweet ile ben kesinlikle böyle bir şey kastetmedim. Maksadını aşıp, başka taraflara çekecekleri öngörüsüyle hemen sildim. İşte aşağıda belirteceğim o konudan dolayı hakkımda adli ve idari süreç başlatılmıştır. Ak Parti kurulduğu andan itibaren Sayın Cumhurbaşkanımızın her madden ve manen her daim yanında bulundum. Onun derdini derdim, sevdasını sevdam, kavgasını kavgam, davasını davam bildim. On sekiz yıl boyunca çizgimi asla değiştirmedim. Tıpkı liderimiz gibi biz de " Kefenimizi giyerek bu yola çıktık." Korkaklar asla zafer anıtı dikemez şiarını özümseyerek daima cesur olduk. Cesur, yiğit, mert ve dirayetli duruşum nedeniyle 17 Aralık 2013 den beri malum şer odakları benimle uğraşmaktadır. Şunu bilmiyorlar ki " Sürgün edilmek bize hicret, hapse girmemiz halvet, ölüm ise şehadettir.”